Kız ne güzel ne hoşsun kısacık eteğinle,
Yakarsın yürekleri ismin dile bend olur,
Sütuna eşdeğersin o incecik belinle,
Yakmam deme yakarsın ateş olur köz olur..
Dudağına asılmış kirazın al busesi,
Kirpiğinle bezenmiş badem içi gözlerin,
Dişlerin inci mercan iç gıcıklar neşesi,
Tattırdığın duygular yüreklere öz olur...
Gittim seni görünce tam yirmi yıl geriye,
Titretti yüreğimi yıllanmış anılarım,
Gönül telim sızladı can sığmadı deriye,
Anlayan varsa artık selam olur söz olur...
Kayıt Tarihi : 21.9.2007 13:30:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Yaş 37.. yolun yarısını almışız aheste.. şimdi zaman hızla geçiyor.. böyle bir anda, sıcak bir yaz akşamı otururken parkta, gencecik daha 17 yaşlarında genç bir kız gördüm ve onun o neşesi, o güzelliği, gençliğinin verdiği rahatlığı beni taa 20 yıl gerilere taşıdı.. nasılsa bu dizeler dökülüverdi gönül telimden işte...
Hayat dolu bir kare yakalanmış. Sevgiyle bakılıyor. Kısa etekli, ince belli bir güzele bir bayanla bir bay farklı açılardan bakarlar. Bayan neşe, coşku, hayata bağlılığın görsel güzelliğiyle bakıyor.
Sanıyorum bir bay da bay gözünün erosuyla bakardı biraz. Fakat baylar bayanları, geç kızları Tanrının müthiş tasarımında görsel sanatsallığı derin olan gönül gözüyle bakabildiklerinde iki karşı türde mutluluk veren erdemler insanlığın ödülü olacaktır.
Gönülden bakmak hünerdir, üstünlüktür, ayrıcalıktır.
Dudaklarda asılmış kiraz busesi, badem içi gözler, inci mercan dişler...
Eh bize böyle söylemek düştü.
Kadınların kendi cinslerine bakış sevimliliği sevdirdin kendini.
TÜM YORUMLAR (2)