Aşk bâdesiyle lebâleb doldurdugumuz,
Bizi sarhoş eden bardakları unuttun mu?
Gözlerden ırak başbaşa oturduğumuz,
Aşk yuvamız olan çardakları unuttun mu?
...
Hani ne darılıp ne küsecektik,
Hiç dinmeyen rüzgârlar gibi esecektik,
Vuslat gününde kınalı koçlar kesecektik,
Allah'a sunduğumuz adakları unuttun mu?
...
Bir kor gibi alev alev yanan,
Bal arısı gibi dudaklarına konan,
Şehveti sebil sebil bedenine sunan,
Öptüğün o dudakları unuttun mu?
Kayıt Tarihi : 19.3.2023 09:27:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Zinnur Aldaş](https://www.antoloji.com/i/siir/2023/03/19/hatirlatma-48.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!