Hatırlat Sevdiğim Şiiri - İbrahim Ünlü

Yaprak ol
Dökül
Sonbaharı anımsat bana!

Demir pası tel örgülere uğurla uçan balonlarımı
Sam vursun tenime teninden
Ekmek arası kan sun yalnızlıklarıma
Mahsulü ganî bir toprak olsun yüreğin
Yüreğime sığmasın sevgin, mazgallara taşınsın!
Nüfus cüzdanı kaybolsun yalnızlığımın
beni ele versin gözlerim
dilimde şiire dönüşsün seni hayal etmek
bedenin yasaklaşsın bedenime
aykırılaşsın dudaklarıma öpüşlerin
kuma kaptırılsın içkili arabalar
ve sensizlik oluşumunu tamamlasın
dökülsün sonbaharın haylaz çocukları;
-yapraklar!
Yaprak olup dökülsün
Ve sonbaharı hatırlatsın bana sevdiğim!

Sevda ol
Üzül
Hüznü hatırlat bana…

Parmak uçlarınla okşa gecenin pürüzlü yüzünü
Sensizliği kanasın güller
Ve sussun çığlıklarımı uçurumlardaki yankılar
Mutlu olmak içinse yaşansın mutsuzluklar
Ve yollar bir kereliğine hiçbir yere gitmesin
İpsiz sapsız apaçilerin kıl çadırlarına bile.
Ben sende çocukluğuna toslayayım
Ben sende ilk defa kendimi seveyim
Ben sende ilk defa kendimi sevilmiş hissedeyim
Denizi ilk kez gören bir balık gibi şaşırayım
Pörsüsün yalnızlığım
Özgür bir böcek olsun kelebek
Kedilerle köpekler kardeş olsunlar
Bütün kadınlar inkar etsin yaşını
Dozerle kürünsün gece-konan evler
Sevda olup üzülsün
Ve hüznü hatırlatsın bana sevdiğim!

Gül ol
Soyun
Aşkı hatırlat bana…

Afrika misali susayayım sana
Odamın kapı kolunda biriksin parmak izlerin
Tenin sim gibi parlasın
Arkada ölü bir sonbahar bırakarak…
Sen bana güzel ol,
Başkaları çirkin görsün seni!
Pencerenden içeri doğru aksın gece
Odana kaysın çisenti misali yıldızlar
Ay haleye kessin!
Gece sefaları doğsun sefası sürülecek gecende
Hüzün yalnızlığın ifrazatı olsun
Başlı başına bir gerilla militanı sevdada!
Gül olup soyunsun
Aşkı hatırlatsın bana sevdiğim!

İhanet ol
Ağlat
Şiiri anımsat bana!

Hücremde hissedeyim seni
Gam;
Temas etsin beynimdeki elektriğe.
Otobanlara yapışmış bir kedi cesedi gibi
Yalnız kalsın mecnun yalnızlıkları…
Yadırgansın günübirlik alışkanlıklar
Gecelerin karanlığı kişiye özelleşsin
IMF ye bağlansın faniliğin ücretleri.
Kendimin değil bu şehir
Benim olmayan şehir defolsun ülkemden
Lavabolara kusulsun ekstra ilişkiler
Cömertliği sergilesin fakirliğin ikramı
Bulaşsın gözlere ihanetin gözyaşı
Gözlerin doğursun gökyüzünü
Düş zengini işsizler
Yıldız ganisi gecelerde çalışsın
İhanet olup ağlatsın
Şiiri anımsatsın bana sevdiğim!