Buruk bir ses tonu
eğik bir baş
ve kederli bir yürekle
titrek dudaklarımın
arasından süzülen
durgun bir nehrin bir damlası gibi,
öylece sana dalıp hasretini çekiyorum.
Çoğu zaman gelgitlerimin,
boyunduruğu altına giren aklımın
ve zihnimin kalbime verdiği etkiyle
ve en olmaz anlarımda
irademi bir kenara bırakıp
sana karşı açık ve seçik bir duyguyla
mahzunlaşıveriyorum
ve sen anlıyorsun;
seni ne çok özlediğimi
Bariz bir yürek ürpertisiyle,
bıçkın bir delikanlı gibi haykırıp
bütün boğuntularımı
anız alevinin durdurulmaz dumanı gibi
salıvermek istiyorum gökyüzüne.
Tam da o zaman
içimde bir sızı acıtıyor.
Bağlama’nın en ince teline vurulan mızrabın
sanki tele değil de
kalbimin en hassas damarlarına vurduğunu hissedip
o sızıyı duyuyorum.
Ay yüzüne bir dudak,
ak alnına bir selamla
avuçlarının içine
binlerce gül yaprağını doldurup
haysiyetle sana bakmak,
şerefle sana dalmak
ve huzurla sana uyumak istiyorum
ve yine söylüyorum
ben seni namusum gibi seviyorum…
Garip bir keşke hüznüyle,
bütün benliğimi yargılayıp,
hani diyorum;
bir hayatta bin dalga üst üste vurmasaydı,
vurmasaydı da ben yalnızca sana yaşasaydım…
Karanlık gecelerin
en ıssız, en sessiz ve en buhranı içinde oluşlarım
beni sana ya da seni bana getirmeyecek belki
ama benim sana en yaklaştığım;
o gözlerimdeki damlacıkların,
yanaklarıma indiği anda olduğunu biliyorum.
Ve ben seni en çok o zaman özlüyorum
hem de garip bir hüzün
ve garip bir huzur içinde.
Hiç pişman olmadım,
seni imanım gibi sevmekten...
seviyorum seni hem de alnına çakar gibi kurşunu pişmanlık duygusunun…
Onlarca hasret şiiri yazdı kalemim
yüreğimin içinde tonlarca yangın
bir milyon mısra biriktirdim,
kağıda kaleme dökmediğim
seni sevdiğim kadar sana hasretim…
Mutlak aşkımın,
Rabbimden gayrı yegâne tanığı,
sanığı ben olsam da bu sevdanın
sebebi de inan o senin peri kızı gibi bakan, gözlerin.
Hiç mi necaset görmedin,
ey haram lokma kursağına düşmemiş annenin kızı,
nasılda pırıl pırılsın
nasılda narin,
hem de ölümüne sevdim seni ey nur yüzlü yârim.
Yargılayıp asma beni,
ben zaten sevdanın en acı halleriyle
ağırlaştırılmış müebbet yemişim.
Ceza dediğinde nedir ki,
ben aşkımın son perdesinde
sensiz bir ömürle yaşamaya mahkûm bir yürekle seni sevmişim…
Murat Bekir Alpars
Kayıt Tarihi : 18.1.2025 00:48:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!