Şiir Yazan ve Hazırlayan: Gizemce Şiir
Hatırı olmalıydı aşkın, bunca bekleyişin ve yaşanmışlığın,
Bir duvar gibi dimdik, bir ağaç gibi sessizim şimdi,
Kim bilir kaç bahar eskitti rüzgarın benden,
Kaç yaprak düştü de içimden dile gelmedi hiç.
Oysa hatırı olmalıydı aşkın, bunca bekleyişin ve yaşanmışlığın,
Ellerimden kayıp giden,tutmaya çalıştığım zamanın..
Suskun duvarların içinde yankılanan aşk dolu çığlığımın,
Kırık dökük cümlelerimin de bir hatırı omalıydı…
Gözlerimde eski zamanların aşkları,
Bir tespih tanesi gibi saydım ben seninle geçen yılları,
Her bir tanede bir hikaye saklıydı,
Kırık dökük cümleler içinde kaybolan.
Ömrümün çatlaklarından hatıralar sızan,
Şimdi kim anlar ki bir eski saatin tik taklarında,
Her soğuk vedaların içimde bıraktığı hüzünlü suskunluğumu?
Oysa hatırı olmalıydı aşkın, bunca bekleyişin ve yaşanmışlığın,
Bir sokak lambası gibi sönüyorum içimde her gece ağır ağır,
Şehir uykusuz, ben uykusuz, zaman uykusuz,
Öylece duruyor karşımda, umursamadan ezip geçtiğin geçmişin solgun yüzü ,
O eski, eşiğinde beklediğim kapından kaç kez kovuldum bilmem,
Kaç kez döndüm aynı yoldan yorgun yılgın adımlarla,
Hiçbiri çıkmadı kaybolan yarınlarıma
Ömrümden eksilen bir ben ve koca bir hiç duruyordu sadece orada.
Oysa hatırı olmalıydı aşkın, bunca bekleyişin ve yaşanmışlığın,
Hani bir bahar borcuyduya ömre dokunan,
Hani her kışın sonunda açardı güneş,
Oysa her sabah aynı karanlıkla uyandım ben,
Her akşam aynı eksiklikle battı içimde doğmayan güneş.
Şimdi hangi mevsim örter ki üzerimi usulca,
Bir selam kadar ucuz olmamalıydı benim aşkım.
Oysa bir çift sözünle ısınırdı üşüyen yanım,
Bunca yıl neydi , ne içindi peki, yitip giden geçmişim ve bekleyişim ?
Kayıt Tarihi : 12.2.2025 15:13:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!