.....'Parayı hiç sevmem. Zaten cebime fazla para vermiyorlar. Çünkü ne verirlerse versinler, o gün bitiyor. 10 da olsa, bir trilyon da olsa dağıtıyorum. O yüzden maliye bakanım var, birader o, beni kontrol altında tutuyor. Ama biliyor musunuz, sevmeyip dağıttığınız zaman para daha çok geliyor. Dağıtmazsanız, pintilik yaparsanız gelmez. Sizi terk eder. Paranında kendine özgü bir ruhu var. Bir gün, paranın insan iradesinden bağımsız ruhunu yazacağım. Hak etmeyeni terk ediyor. Hakkını vermeyeni terk ediyor. Üstüne çullanıp kalanı terk ediyor. Huysuz bir at gibi.
Önemsemeyeceksin onu, paranın üzerine basacaksın ki yücelesin. Parayı başınızın üzerine koydunuz mu sizi rezil eder. Çalıp çırpmanın yanında kalmaz kalmaz. Onu hazmetmeyenin yanında da kalmaz...'
(Hürriyet Gazetesi- Ayşe Arman -İş Adamı Ethem Sancak'ın röportajından kesit.)
Hatice-ce*** Ethem Bey'in bu düşüncelerini okuduğumda 'paranın ruhunu' çözmüş diyerek kendisini yürekten tebrik ettim.Aynı düşünceleri paylaşıyoruz...
Kim parayı sevmez, diyeceksiniz eminim. Elbette hayat çok zor, şartlar ağır fakat para hayatımızda sadece bir araç olduğu sürece güzel...
Sen,
Ellerime yağan güz gülleri,
Saçlarıma dokunan ipeksi dokunuş,
Zifiri gecelerimin kandilisin...
Alev alev dağıttığın saçların
karanlığı delen gözlerin
Şu an her şey her şeyinle aklımdasın
Duvara yansıyan aksin
her yerde sen varsın
Kimi gün sessiz kalan bir nota
Bulutun göğe ağması gibiydi zaman
Varlık ve yokluk arası yaşanan
Göz kamaştıran tülü kaldırdı zaman
Buluştu varlık yokluk içinde
Yokluk can buldu yok oluş içinde.
İşte o an bir huzur
Ey aşk!
Öyle bir geliyorsun ki
izin almaksızın.
Öyle bir yakıyorsun ki
kor misali
Ortada ne yanan bir ateş var
Bir kutu kibrit
bir de cigara
İkisi de yakar birbirini
Sen yanmışsın zaten
Yakanı da bir bilsen
Eskiyor
Canım geçiyor zaman...
Durdurun dünyayı!
Gençlik eskiyor, acımasızca
zamana boynu bükük.
Eskiyor şatolar, köşkler...
Bugün,
Sevinçlerim bayram şekeri,
Hüzünlerimi balonlarla, uzay boşluğuna bıraktım...
Kapısını çaldığım herkeste neşe
Elini öptüğüm büyüklerim,
çınar gölgesi.
Sen!
Koca çınar,
Sen!
Sisli sevdaları kanatlandıran şair.
Ayrılıkları sevdaya ekleyen
Aşkların daimi bekçisi...
Meyve yüklü bir ağaç gördüm
Meyvesinden yedim
Ben de onun yanında
Salkım söğüt oldum...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!