elime bir kalem alıp
resmini çizmeye çalıştım
hayal ettikçe güzel gözlerini
sana sarıldığımda gelen o hissi
ağzından dökülen o musikisi sesi
hayal ettikçe
beklentisiz
ve hissizce yaşamı ile
damarlarındaki kanı
kendiliğinden ve sessizce
yok eden
kendini denizlerin şehvetli dalgalarına
rüzgarın estiği yöne doğru
yürüyorum bu aralar
belki de biraz çıkarcı oldum
haklısın…
gözünden düştüm saniyeler içinde
hatrına dahi getirmiyorsun
Bir rüzgar esti
Gölgesi dağıldı karlı ovalara
Küçük çocuğun
Elleriyle tutmaya çalıştı
Su gibi akan bedenini
Belki biraz daha mırıldansa
“Sevenler, yaşlanmaz.” derler.
Peki ya ölümüne sevip, sevilmeyenler?
Gözyaşları bir ırmak yaratırcasına akanlar;
Bir tebessüm görse, secdeye yatanlar
Onlar da yaşlanmaz mı?
Kalpleri pare pare bölündükten sonra,
"Hürriyet kahramanı, II. Edirne Fatih'i,
Ferik-i evvel, Gazi-i Namdar, Şehid-i la
Enver Paşa anısına."
Gönlüm bugün çok yaslı ve mahzun
Gitmekte şehid-i âla Enver
Sebepsiz ağlamalar dolar içime,
Köşeme çekilir, bakarım bir resme
Anılar akar gözümün önüne
Şimdi yapayalnız, masada sadece ben..
Rüzgar uçurur geri kalanları
Götürür bilinmeze, bilinse de varılmaza
gözlerin dolar ve sonra
damla damla bir deniz taşar pınarlarından
ellerin bir zelzeleye esir gibi
titreye titreye gider o son sigara dalına
biran önce çekmek için nefesi
biran önce ölüme biraz daha yaklaşmak
hisli birkaç cümle ardından
ve bilmediğim kaldırımlardan
yürüyerek uzaklaşıyorum
kalbimdeki ateşleri dindirmek için
uzaklaştıkça gözlerime
daha da yaklaşıyor gözlerin
Soğuk Şubat akşamı,
Gözlerimden yaşlar aka aka kalktım masadan
Kendimi şehrin karanlık sokaklarına bıraktım
Bir yanımda geçen arabaların sesi,
Bir yanda rüzgarın derin bestesi.
Ellerim titreye titreye yaktım sigaramı.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!