Sivri burun potin`imle
Merhaba İstanbul`a
Siyah ceket Beyaz gömlek
İnmişim Otogar`a
Yol`dan geldim, yorulmuşum
Demli bir çay ver baba;
Biraz yatıp uyuyayım
Akıl başıma dönsün
Yürüyeyim asfaltlarda
Memleket adam görsün
Firuz derler adıma`da
Memleketim Adana
Çekerim martava`yı
Bakamazsın ardın`a
Uyanmışım sabah erken
Düşmüşüm sokakalar`a
Sağa sola koşuşanlar
Binbir çeşir araba
Büyük büyük apartmanlar
Bak gelen bu avrada
Bir yan Paris`e beziyor
Öbür yanı haraba
Yürü yürü varamadık
Bir sokak ileriye
Bu ne durulmaz gürültü
Adam döner deliye
Neyse karnım guruldadı
Vardım bir lokantaya
Baba dedim duble kebap
Salata ver masaya
Geldi uzun kayık tabak
Marizi tam yerinde
Yedik,içtik, eyvallah`ta
Savaş çıktı miğde`de
Hesap dedim çıktı geldi
Kadifeden bir kutu
Ana dedim kağıt`taki
Yok Devenin hamudu
Neyse dedim lüküs herhal
Ondandır marazımız
Bundan kelli ucuz yeriz
Cepte kalır paramız
Bir bakarım iki çocuk
Bir birine dalaşır
Biri öbüründen uzun
Birisi küçük kalır
Mazlumundan yana olup
Dedim nedir davanız?
Heybetimden çekindiler
Dağıldılar bir yana
Bir cıgara almak için
Vardım ufak dükkana
El attım cüzdanıma
Aha dedim vay ana
Uçmuş cüzdan biti para
Bastım acı bir nara
İki sokak yürümek`le
Bitirdiysek servet`i
Ulan ben`den ziyadeymiş
İstanbul memleket`i
Daha iki temas ettik..!
Göstermeden endamı
İstanbul yürü dedi.
Çizdi gitti,o beni
Dedim Firuz bırak kalsın;
Valiz, maliz Otel`de
Yürü doğru Otogar`a
Çek, git be, memleket`e
Matakul
04/05/2006
Kayıt Tarihi : 4.5.2006 21:15:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!