Grilere yer yok;
Ya siyah, ya beyaz,
Ya yeni doğan,
Ya da yeni ölen...
Lakin tüm koridor duvarları gri...
Kurtuluş tehirli; umutlar reçeteli...
Suni teneffüsler, serumlar, antibiyotikler...
İlkyardım üzerine operasyonlar; yoğun bakıma düştü aslında tüm ruhlar...
Sık nefes alış-verişlerin uygun adımındaki taze gülüşler; sımsıcak!...
Kan gibi sımsıcak; can gibi bir yapma oyuncak!...
Bedenler kaskatı ,
Korku ve panik ilaç kokularına karışmış...
Ah o koridorlar, o koridorlar;
Ne kadar büyük,
Ne kadar yalnız acıları;
Kucaklar, kucaklar, kucaklar!...
Otomatik açılıp-kapanan kapılar; acilde,
Acilinden; sedye-yatak ve yürüyen sandalyeler ...
Tanınmadık yüzler, aşina mı aşina; yabancı el gibi eller...
Şaşkın şaşkaloz düzen...
Bozulmamış olan iltimas, aymazca!..
Sistematik , depresif işleyen asık suratlar...
Ayak üstü ders verenler,
Ukala, masumiyete galip, şikeli cephede.
Ki
El mahkum!...
Kendini bilse, haddini bilmez cahil cühela...
Mamafih,
Dışarıda akıp giden yaşam,
Çalsın sazlar, cümbüşler;
Hipokrat yapılan yemin...
....
Yatağındaki ağır hasta!...
Kayıt Tarihi : 15.7.2022 19:51:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!