Hastalıklı ruhum, hasta bedenim

Hastalıklı ruhum, hasta bedenim
Dört köşe duvarlar, sonsuzluğa uzanmış
İnsansız çağların buzullu kıyılarından
Soğuklarla bezenmiş
Kirli yüzlerin gölgesinde kalmış
Bir parça ekmek, bir yudum su
Hastalıklı ruhum, hasta bedenim
Toprağın neminde solumuş
İnceden kıvrımlarındayım
Minik solucan yatağıma tırmanmış
Kanayan yaramı sarmış
Perdelerin siyahında
Kırmızı karıncalar
Ayaklarımın altında ufalanmış
Hayat azığımın kırıntıları
Parmaksız ellerimin tuttuğu
Bir demet beyaz gül
Hastalıklı ruhum hasta bedenim
Mezardan kaçmışlığım
Cehennem ateşinde yanmışlığım
Yarım yamalak günahlarım
Titriyor sis lambasının ışığında
Kurumuş bedenim, susuzluğum
Yalancı yüzüme düşman aynalar
Etrafımda dört duvar
Sarmaşıklar
Her yanımı sarmışlar
Ayaklarım tutmaz olmuş
Yıllardır felç olmuş düşüncelerim
Zehirlenmiş fikirlere özlemim
Dizlerim fermansız kalmış
Bir zalim prensesin
Şımarık soytarısının elinde
Eskidendir yazılmış
Ölüm fermanım
Toprak kokan ayaklarım
Mezardan kaçmışlığım
Cezasında yarım kalmış günahlarım
Hastalıklı ruhum hasta bedenim
Kâbuslar görmekteyim
Kahverengi gözlerin
Yarama merhem tenin
Ağlamaklı seslenmektesin
Zavallı çocuklarım
Önlerindeyim
Ellerinde kemiklerim
Sızlayan ruhumun ardında
Nedir yalnızlığa mahkûm
Çürümüş bedenim
Alevlerin ortasındayım
Yokluğun ölüm
Nihayetinde günahlarımın
Yaratıcının ellerinde
Yeniden yaratılmalıyım
Görmeyen gözlerimin
Uçsuz bucaksız ufuklarında
Duymayan kulağımın
Sensizlik, sessizlik senfonisi
Koltuk altımda ezilmiş kafatasım
Fikriyattan uzaklaşmalıyım
Hastalıklı ruhum hasta bedenim
Deli, deli, deli
Dilinden dökülen kelimeler
Ninniler söylemeli
Acılar sevmeli beni
Günahlarıma tutkularım
Yalnızlığımda buluşmalıyım
Etrafımız sarmalı dört duvarlar
Öksürüklerim
Derin sularına karışmalı boğazın
Saat yine geç olmuş
Etrafımda deli dalgalar
Gecenin ayazında
Ellerinde oltalar
Diğerinde umutları
Sersefil balıkçılar, özlemim balıklara
Bir oltanın ucuna ansızın takılmışlığa
Ellerinde çırpınmaya
Hastalıklı ruhum hasta bedenim
Yollar, siyah gölgelerle, sarılmış yollar
Kaybolduğum
Karanlık dehlizlerin
Sonsuz tükenişlerin
Siyahında yabancı gözlerin
Ayaklarımın altına sızan korkuların
Akan tavanın, kanayan yaramın ıslaklığında
Ellerimi kollarımı
Birbirine dolamış yollar
Etrafımda ansızın hareket eden tablolar
Saçlarının kokusu
Ellerinde taşlar
Gözlerinde alevler
Minnacık dört duvar kafesim
Köşeye çekilmişliğim
Morarmış gözlerim, ağır kirpiklerim
Deli deli deli
Ninniler söylemelisin
Ellerindeyim
Hastalıklı ruhum hasta bedenim