Hastahane Koğuşu Şiiri - Mehmet Demirkapı

Mehmet Demirkapı
229

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Hastahane Koğuşu

Hastanede sabah,
5.30 da kalktım
Koğuş arkadaşlarım;
Seksen yaşında ayaklarından rahatsız bir amca
Yanında refakatçi eşi
Amcanın kulakları duymaz.
Eşi de öyle gibi…

Diğer arkadaş altmış üçünde
Emekli bir öğretmen
Namaz kılarken Teleferikte,
Bir böcek ısırmış sağ ayağını…
Ayak şişmiş, duyan kulak duymaz olmuş
Ameliyat oldu ayağından, yatıyor.

Gelişimin yirminci saati
Bana hep anlatıyor emekli öğretmen,
Bense ona hiç anlatamıyorum.
İşaretlerimle, davranışlarımla beni anlıyor.
Bense onu dinliyorum.
Emekli öğretmen; “Doktorlar diyor ki,” diyor.
“Çok yormuş bu meslek seni”
İlkokul öğretmenliği,
Dile kolay otuz yıl,
Bazen beş sınıf bir arada ders yapmış
Derdimi ona anlatamıyorsam da,
Beni çok seviyor.
Kimliğimi ona gösterdim öğlen,
Okudu, öğretmen olduğumu anlayınca,
Güldü, sevindi... Başını iki yana salladı
“öğretmen “ dedi.”
“Çok güzel, çok güzel...”
Bir oğlu doktor, diğeri polis
Eşi de hasta, bir başka hastanede
Sabah namazını kılarken,
Arkadan söylendi;
“Allah’ım sana şükürler olsun,
Bu günü de gördüm... “ diyordu.
Gözlerimi yaşarttı...
Ne bıyığı vardı, ne sakalı...
Sonra ayağa kalktı,
Anlatmaya başladı;
“Her şey Allah’ın hidayet ve inayetiyledir.
Her şey bir imtihan
Allah her şeyi vermiş
Şükreden bir kul olmayalım mı” diyor.
Her şey bir imtihan.
Namaz kılarken soktu bir böcek.
O, bunu biliyor.
“ Allah’ım imtihan için verdi bunu
Allah’ı bilen bilir, yaratana sığınır
Tövbe eder.
Bu da imanla olur” diyor
“İnanan inanır, inanmayan geçer gider.
Gittiği yerde görür gününü,”diyor.
O konuşuyor, boş değil!

İnsanlar yaşlanınca,
Onlardan uzak durmayın!
Onlar yakınınızda,
Siz de onlara yakın olun.
Hayatın sevdası,
İnsan ve insan,
O şimdi farkında her şeyin.
Diyor ki bana;
“ Mehmet Bey,
Kur’ana sımsıkı sarıl
Kurtuluş onda.
Allah insanı imtihan eder.”

Ben konuşamıyorum ona.
Çoğu zaman tasdik ediyor.
Başımı sallıyorum.
Burası hastane
Bizim koğuş...
Bense hastalığı teşhis edilmemiş hasta
Onun için burda,

Hocam bu saatte,
Yine konuşuyor kendi kendine,
“Hasan oğlan öğretmen okulunda.” diyor.
“Bizzat bulundum Âşık Veysel’in yanında.
Yüreği dolu,” diyor. “ Hak aşığı,
Yürekten çalıp söylüyor.”

Hocamın bitmez sözleri
Beni düşündüren
Her biri yılların süzgeci
Ve yalnızlığı hocanın
Hastane köşesinde
İnsanın yalnızlığı,
Beni düşündüren.

Hocam konuşuyor yine;
“İnsanlara dikkat, öyleleri var ki ayette” diyor
“Hayvandan aşağı,
Ailelere hürmet et.
Allah’a yaklaş...
Velilerin hayatlarını oku, “ diyor.
“İslam’ı anla, anlamaya çalış
Hacı Bayram Veli’ye gittin mi?
Allah şefaatine nail etsin “ diyor.

Hocamın ayağının ağrısı mı konuşturuyor onu?
O odanın evliyası,
İşte efendi,
Tanıyorsun insanları
Rabbin imtihanı içinde
İnsanları tanıyorsun.

Rabbim.
Bizlere mağfiret eyle
Bizi muhtaç etme
Son nefeste iman Kur’an nasip eyle (âmin)

Hocanın hanımı 9 Eylül de yatıyor.
Ne arayanı var, ne soranı
“Yedi çocuk oldu, diyor
Üçü öldü ahirette...
Mehmet Bey, ışığı yakayım mı?
Karanlıkta ne yazarsın? ” 11.10.1994

***

Ne yazarım ki ben?
Bilmiyordu o konuşurken
Bunları yazdığımı bilmiyordu.
Bilmedi.
Bilemeyecek.
Hiç konuşamadığım koğuş arkadaşım.
Bilmem ki şimdi nerde.
Ne o beni hatırlar
Ne ben onu.
Seneler geçti aradan.
Bende beş günün izi kaldı.
Hastahane koğuşu
Kim bilir?
Kimler gördü daha,
Kim bilir?
Kimleri görecek…

İzmir 29.01.2003

Mehmet Demirkapı
Kayıt Tarihi : 28.2.2007 23:48:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Mehmet Demirkapı