HASRETLERİ HASRETİMDİR
- Ahmet Arif'e -
33.
Fıraaat!
Fırat’ım!
Beni duyuyor musun?
Şu köyde öğretmenim...
Dinamit atılır ara sıra ağzına.
Bilirsin, bura insanı balığa hasret.
Canın yanar.
Canları yanar yüzyıllardır.
Kavgasız, acısız ekmeğe hasret.
Kitaba, ilaca, toprağa hasret.
Anadilde eğitilen çocuğa,
Hayatını değiştirecek tohuma.
Yağmura, yola, sılaya hasret!
Fırat!
Fırat’ım!
Yokluklardan süzülen
Yüreklere saplanan acıyı,
Bal eden sabırdır, dirençtir…
Var olma hakkını, yaşama hakkını
Bütün devletler tanır, oysa...
Beş bin yıldan beri bura insanı
Kendi vatanına, kendi işine
Uluslararası adalete hasret.
Herkesin bunları söylemeye
Dili varmaz nedense?
“Namus işçisi… yani
Yürek işçisi.”
Şairin dediği gibi:
“Yivlerinde yeşil güller...”
Yerine, kan fışkırmış...
“Susmuş dağ,
Susmuş deniz.
Dünya mışıl - mışıl
Uykular derin,”
Mezopotamya’dır burası.
Sümer kitabelerinde bura insanına:
“Guti” veya“Kuti” denir.
Burada,“Yılan su getirir...” di.
Bir zamanlar “yavru serçeye”
Bilirsin!
1977 / 2002
Erdoğan BakarKayıt Tarihi : 28.3.2009 16:43:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Ahmet Arif'e ve Kürt halkına saygıyla.

demeki mezabotamya da şimdiki yılanlar serçeye zehir getiriyor olmuş ...çok tşkr --uğur be.....
TÜM YORUMLAR (1)