Senden ayrıldı beden düşüp de uzaklara,
Avcıdan kaçan ahu tutuldu tuzaklara.
Hasretin damlaları döküldü dudaklara,
Bir beyaz mendil ile bize düştü hasretin,
Matem olup ta her gün yüze düştü hasretin.
Sıla yuvam olsa da hasretin çağlayandır.
Gözler hüzünle güler yüreğim ağlayandır.
Sevincimde matem var karalar bağlayandır,
Bir sessiz çığlık oldu söze düştü hasretin,
Matem olup ta her gün yüze düştü hasretin.
Hasretinin zinciri bağlıyor bak dilimi.
Uzak diyarlardayım özledim ben gülümü.
Daha da mı yanayım? Savur artık külümü,
Harlı bir ateş gibi öze düştü hasretin,
Matem olup ta her gün yüze düştü hasretin.
Yıllar güne sığmıyor hasret bekler çözümü.
Yollara dolanmışız gel de çöz şu düğümü.
Özlemin beni yakar duyarsan öldüğümü,
Kara bulut birikti göze düştü hasretin,
Matem olup ta her gün yüze düştü hasretin.
Damla damla birikti her gün bu duygu özde.
Isıtmıyor güneşim ne baharda ne yazda.
Vuslat bir masal imiş sade kalıyor sözde,
Mevsimler geldi geçti haza düştü hasretin,
Matem olup ta her gün yüze düştü hasretin.
Gelsen bana cananım ya bırak ben geleyim.
Tek dileğim bu benim başka ne dileyeyim?
Ben sevdanın esiri sana sadık köleyim,
Her an seni anmaktan köze düştü hasretin,
Matem olup ta her gün yüze düştü hasretin.
20 Ekim 2009 Kayseri
Mahmut Çetin ZorbaKayıt Tarihi : 31.10.2009 22:19:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)