Ne güzel şey kayıtsız, saatlerce düşüne bilmek seni
Varlığın yokluğunda değerini
Sevebilmek…
Nasıl bir yorgunluk bu…
Saatlerce yokluğun anlamsız sükûnetini erteleyebilmek
Görüyorum
Yeni Camii’de kuşlara buğday atan sen değil misin?
Kanatlanan Galata Kulesinin üzerinden
Gördüğüm en güzel, en zarif martı değil misin sen?
Eminönü’nde durmuş elleri ceplerinde beni bekleyen kadın değil misin sen?
Ya İstanbul, İstanbul sen değil misin?
Görüyorum
Ama dokunamıyorum…
Yani çocukluk sevincimin yatak döşek hasta yatısı
Hasretinim kundağında gece yarısı ağlayışları
Geliyorum şehrine
Bakıyorum avare bir yalnızlık boca edilmiş gibi üzerime
Pencerene kuşlar konmuş
Kaçışıyorlar hep birden
Ya beni sev, ya kuşlarını…
Ama bana İstanbul’u söyle
Ama bedelsiz, karşılıksız
Hasrete ödenecek hiçbir şeyim kalmadı…
Bunu sende biliyorsun…
Kayıt Tarihi : 16.6.2007 12:05:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
namık cem
TÜM YORUMLAR (1)