Erişti nev-bahar açıldı güller
Eyle şimden geri zar sarı bülbül
Bağrıma kar etti ol şirin diller
Yaktı ciğerimi nar sarı bülbül
Niçün ah çekersin bu çesmim seldir
Evlad-ı Ali´nin yolun bilmeyen
Şeksiz şu cihanı körünen geldi
Tarik-i Bektaşi´ye elin vermeyen
Tabi-i şeytandır harınan gelir
Yarattı ervahı var etti Bari
Evvela Nur-u Huda´dan Mustafa Murtaza geldi
Şefaat Hayrünnisa-i Fatıma-tüz-Zehra geldi
Olubtur Şebber ü Şibbir İmam Zeynel Aba geldi
Muhammed Bakır-ı Sultan, Cafer-i Rehnüma geldi
Ey çeşm-i muhabbet zülf-i perîşan
Bu serim yoluna kurban görünür
Neyler bu cihânı derdine düşen
Kıblem meydandadır ferman görünür
Takatim tak eder kaddimi büker
Ey nadan gafletten uyan halk eden Settar´a bak
İki cihânın güneşi Ahmed-i Muhtar'a bak
Erişegör Ehl-i Beyt'e kalmayasın zulümattan
Bende-i hanedân olup Haydar-ı Kerrâr'a bak
Şâh Hasan Hulgi Rıza zehri nûş eyleyip
Felek senden bize bu mu hidâyet
Aksine döndürdün çarh-ı devranı
Yüz bin ülke yüz bin şehr-i vilâyet
Haraba döndürdün cümle cihanı
Bakmaz mısın aşıkların derdine
Gafil insan kervan kalmış ün eyler
Hele kulak ver de dinle sen seni
Bülbül veş kuvve-i gerdün eyler
Arayıp kusurun bil de sen seni
Erenlerin meta´ından al biraz
Garip bülbül niçin gamlı yaslısın
Geçer kış günleri yaz var ucunda
Gül açılır gonca ile beraber
Güller solar sonra güz var ucunda
Senin derdin benim derdime paydır
Gel Ali sırrına ereyim dersen
Hacı Bektâş tarıkına giregör
On ik’mamları göreyim dersen
Evlad-ı mürsele serin veregör
On ik’aydır On İk’mâm nişanı
Gelip tarikattan haber almazsan
Gerçeği fark edemez hayvan olursun
Er olsanda marifetler göstersen
Mürşidi bilmezsen şeytan olursun
Esfelden çıkarıp bütün vücudun
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!