Saat yirmi üç
Daha geçe yarısına bir saat var.
Ben yine ayaktayım
Yine başladı içimdeki sancılar.
Baykuşlarda ötmüyor
Ateş böcekleri hani nerede?
Onlarda uçmuyor.
Doğum sancısından kıvranan kadın gibiyim
Herkesin evine çekildiği
Kuşun kurdun yuvasında uyuduğu
Eskiden yarasalarda uçardı,
Şimdi onlarda yoktu.
Bu geceyi,bu gecede
Ben niye hala ayaktayım?
Ah! ah! Tanrım bu geceyi
Tanrım; neden bu geceyi yarattın?
Bak yine gözlerim yaşlı,
Bak yine ellerim havada
Sana yalvarıyorum.....
Sana yalvarıyorum.
Parlak ve sönük yıldızların altında
Garip bir insan.
Sana yalvarıyorum!
Parlak ve sönük yıldızların altında
Garip bir insan.
Ağzından düşmeyen bir dua,
Ayrılığa kahreden,sevgiye inanan
Garip,garip bir insan.
Tanrım; bu ayrılık ne zaman bitecek?
Kalbimdeki hasret sancısı ne zaman dinecek?
Seven eller ne zaman?
Seven kalpler ne zaman?
Ayrılık denen bu kötü kader,
Tanrım; ne zaman bitecek?
Gündüzü sevdiği kadar bu insan,
Geceyi ne zaman sevecek?
Bu hasret sancısı tanrım,
Ne zaman bitecek?
15/05/1984
Ziya BekarKayıt Tarihi : 16.12.2007 22:52:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Ziya Bekar](https://www.antoloji.com/i/siir/2007/12/16/hasret-sancisi-4.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!