Hasret metaforu Şiiri - Erolcan Maltaş

Erolcan Maltaş
16

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Hasret metaforu

Eğer seni kaybetme gibi bir ihtimalim varsa,
Yakıyorum bu dünyayı.
Yakıyorum ki külleri eritsin
Tüm bu düzmece matematiği.

Eğer göremezsem bir gün seni
Bu yıldızların birer birer düştüğü gündür
Düşlerimin teker teker tutuştuğu gündür.

Hasret ve gurbet birer metafor gibiler karşımızda
Mesafeler sanki taş ve tuğladan duvarlar
Ve biliyorum ki biz kavuşmayalım diye kapımızda polisler bekler.

Ağlarsam düşersin gözlerimden diye korkuyorum
Ah ettiğimde nefesinden kaçarsın diye.
Ufuklara bakıyorum devamlı
Gökyüzü birleşiyor dengi olmayan karayla
Görebilir miyim umuduyla izliyorum tüm gün bulutları
Her koku her ses her nefes bir gün gurbete gidiyor
Ellerim atıyor kendi korkularını üzerinden
Bir şeyler yaşıyorum içimde modern insanlar stres diyor
Sanki kalbim karşı çıkıyor hepsine tek tek
Öyle bir vuruyor ki sanki nefesimi kesecek
Yakıyorum bu dünyayı
Kendi dünyam ne küçükmüş meğer
Her hayali gerçek sanmışım şimdiye dek
Yaktım ve külleri doldurmadı küçük bir kâseyi
İhtimaller kalıyormuş meğer dünyanın en büyük açık denizlerinde.
Yaktım ve bir onlar kaldı elimde
Boğazlardan grejuva dolduruyorum ceplerime
Tutuşuyor bir gün sana veririm diye beklediğim tüm hayaller
Biliyorum, bizim ulaşmayı arzuladığımız hayallerin kapısında
Gardiyanlar bekler.


Erolcan Maltaş
Kayıt Tarihi : 3.4.2022 18:34:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Erolcan Maltaş