Hasret Emmi Şiiri - Yorumlar

Yener Sezgi
46

ŞİİR


22

TAKİPÇİ

Ne kaldı geriye bir çorak tarla
Yuvarlan içinde dön Hasret emmi.
Enini boyunu ölçerek turla
Baş döner kaybolur yön Hasret emmi.

İyi kötü çoluk çocuk büyüdü
Fukaralık büklüm eder yiğidi.

Tamamını Oku
  • Nuh Karagöz
    Nuh Karagöz 06.12.2011 - 00:34

    Veysel'i aratmayan dörtlükler birbirini izlemiş. Dilerim bu güzellikler bize de nasip olur. Diyecek başka soz bulamadım desem doğru söylemiş olurum. Şiirin elleri bırakmasın ellerinizi ki bizlere de Isık saçacak eserler çıksın ortaya. Tam puanımla kutluyorum.

    Cevap Yaz
  • Eyüp Şahan
    Eyüp Şahan 05.12.2011 - 22:15

    Beğeni ile okuduğum duygu ve anlam yüklü güzel şiirini ve o güzel şair yüreğini tebrik ediyorum .

    Cevap Yaz
  • Orhan Balkarlı
    Orhan Balkarlı 05.12.2011 - 21:26

    Şiir ilginç bir şiir.Teknik özelliklerini Hikmet Çiftçi ayrıntılı ele almış.Güzel.Fakat ben bu ''emi'' sözüne takıldım.

    ''emi'' bizde tamam mı oldu mu gibi anlamlarda kullanılan bir sözcüktür yanılıyor muyum değerli şairim.

    Selam ve nuhabbet dileklerimle

    Aşık BALKARİ/Orhan BALKARLI

    Cevap Yaz
  • Şükrü Topallar
    Şükrü Topallar 05.12.2011 - 18:38

    'Aldandık dünyanın anı, şanına.
    Çıkar için kıydık kardeş kanına.
    Değer mi çul, çaput dünya malına ?
    Ahreti değişme dünyaya emi.'

    İbretlerle dolu harika şiirinizi tam puanla antolojime alıp, bu dörtlüğü bırakıyorum sevgili kardeşim.Şükrü Topallar

    Cevap Yaz
  • Hikmet Çiftçi
    Hikmet Çiftçi 05.12.2011 - 17:44

    Hasret Emi
    Ne kaldı geriye bir çorak tarla
    Yuvarlan içinde dön hasret emi.
    Enini boyunu ölçerek turla
    Baş döner kaybolur yön hasret emi.

    İyi kötü çoluk çocuk büyüdü
    Fukaralık büklüm eder yiğidi.
    Bundan sonra ne yaparsın öğüdü
    Kendi ateşinde sön hasret emi.

    Bunaldıkça kaçacaksın serine
    Düşünceler götürüyor derine.
    Geçiyor bir ömür körü körüne
    Bir çukur içinde sin hasret emi

    Düşe kâbus girer seni uyutmaz
    On yılda bir gelen hayal avutmaz.
    Uğraşma bu yama yırtığı tutmaz
    Şimdi delinecek gön hasret emi.

    Kimse görmez yüreğinde nasırı
    Toprak örter bedeninde kusuru.
    Sedir üstündeki eski hasırı
    Kime hibe ettin dün hasret emi.

    Kolunu yastık et başını yasla
    Isınır mı bu ev kuru nefesle
    İstersen dua et hızırı sesle
    Umut sıcağında yan hasret emi.

    Kış geldi kar yağar işlerin harap
    Yırtıldı zeminde ortadan turap
    Üstünde çulun yok ayakta çorap
    Çıkar mı danadan yün hasret emi.

    Bakışından zehir düşer aşına
    Sezgini üzülür kıvranışına
    Sabır harmanında davranışına
    Bilmem ki doğar mı gün hasret emi.

    30.11.2011
    Yener SEZGİ
    ***
    ***
    BİR SİTEM ÜZERİNE TEKNİK TAHLİL…

    Bir dostuma yaptığım yorumumun sonunda; “Şirin tekniğine girmeyeceğim. Bu yazış şekli, şairin kendine has bir tarz olabilir. Bu, onun zevki ve şiir anlayışı olabilir.” demiştim.
    Sonrasında aldığım özel mesajda, arkadaşım şiirini teknik yönden kendileri incelemişler. “Nerede hatam veya eksiğim var?” diye de sitemvari bir ifadeyle sormuşlar.
    Ne diyelim. “Amenna…” deriz.
    Klasik halk şiiri tarzında yazılacaksa, yani en azından -genel bir ifadeyle- KOŞMA şekline uygun yazılacaksa, edebiyatımızda o kadar çok örnekleri var ki…
    Eskilerden ve hatta günümüz şairlerinden kimi isterseniz yazın, size arama motorları istediğiniz şiir türünde pek çok örnek indirecektir sayfalara.
    *
    Buyurun, size güzel bir örnek.
    Aslında Antoloji sayfa yapısı bakımından renkli yazmamıza, yazdıklarımızı istediğimiz şekilde düzenlememize izin verse, her şeyi daha anlaşılır ve görünür yazmak mümkün olacak. Ancak bu sayfaların standart bir kalıbı olduğundan yazdıklarımızı göstererek anlatamıyoruz.
    Ben elimden geldiğince şiirin teknik özelliklerini görünür şekilde yazmaya çalışacağım. Belki arkadaşlara örnek olur.
    Daha önce değerli İbrahim Etem Ekinci kardeşimizin bir şiirinde bu çalışmayı yapmıştım.

    ŞİİRİN ŞEKİL ÖZELLİKLERİ:
    a) Şiir koşma tarzında yazılmış bir şiir.
    b) 11’li hece ölçüsü kullanılmış. Dizelerde 6 + 5 ve 4 + 4 + 3 durakları görülmekte.
    Örnek olması için; 1. dörtlük 6 + 5 duraklı yazılmış
    2. dörtlüğün ilk 3 dizesi 4+4+3 duraklı yazılmış.

    4. dizeler “….hasret emi” redifi tekrarına bağlı olarak sırasıyla; “…dön, yön, son, sin, gön, dün, yan, yün, gün…. (hasret emi)” şeklinde olmak üzere “ortak uyak –n” olarak uyaklandırılmış. Tek ses benzerliği olduğu için “yarım uyak” diyoruz.
    Eğer “o – ö” seslerini benzer ses olarak alırsak kendi aralarında iki ses benzerliğinden dolayı “tam uyak” olurlar.
    Yine “yön – gön; dün, yün, gün” kelimelerindeki “…ön ve …ün” sesleri de kendi aralarında iki ses benzerliği olduğundan “Tam uyak” olurlar.

    UYAK (KAFİYA) ŞEMASI – DİZİLİŞİ:

    1, DÖRTLÜK:

    ………………………………UYAKLARI………………UAYK DİZİLİŞİ

    1 -………………………………. taRLA. . . . . . . . . . . . . a
    2- ………………….döN hasret emi . . . . . . . . . . . . .b
    3- ………………………………..tuRLA . . . . . . . . . . . . .a
    4- …………………..yöN hasret emi . . . . . . . . . . . . b

    (1 ve 3. dizelerdeki …..RLA sesleri, iki sesten fazla ses benzerliği olduğundan “ZENGİN UYAK”
    2 ve 4. dizelerdeki “hasret emi”ler kelime tekrarı olduklarından “REDİF” ; Şiirin bütünü dikkate alındığında “…..N” sesleri “YARIM UYAK”; ayrıca kendi aralarında “…ÖN” sesleri “TAM UYAK” şeklindedir.


    2. DÖRTLÜK:

    1- ………………………….. büyüdü . . . . . . . . . . . . c
    2- …………………………….. yiğiDi. . . . . . . . . . . . . c
    3- …………………………….. öğüDü . . . . . . . . . . . . c
    4- …………………söN hasret emi . . . . . . . . . . . . b

    (Bu dörtlüğün 1. dizesinde ses bütünlüğü, ses benzerliği ve uyumu olmasına rağmen UYAK KUSURU var. Bu tür kusurlar çok büyük hatalardan sayılmaz.
    Büyüdü ] büyü- (mek) – yüklem; -dü zaman eki.
    2 ve 3. dizelerdeki “yiğiT ve öğüT” kelimeleri uyaklıdır.
    2. dizedeki “yiğit – i” ( t – d değişimi olmuş. Bu ses kelimenin kökünde/aslında yer almakta) Sonrasında gelen “ –i” ektir. Bunun için “REDİF”tir.
    3. dizedeki “öğüt-ü (t – d değişimi olmuş. Kelimenin kökü/aslı “öğüt”tür.) Sonrasında gelen “ –i” ikinci dizeyle benzer ektir. Bunun için “REDİF”tir.
    Bu iki dizedeki “….T (D)” sesleri uyak sesleridir. Yej ses benzerliği olduğundan ‘YARIM UYAK’tır.

    3. DÖRTLÜK:

    1- ………………………..seriNe . . . . . . . . d
    2- ………………………..deriNe. . . . . . . . d
    3- ………………………. körüNe. . . . . . . .d
    4- …………… siN hasret emi. . . . . . . . .b

    1 ve 2. dizelerdeki uyaklı kelimeler “…..serin-e” ve “…….derin-e” kelimeleridir.
    3 dizeyi esas aldığımızda kelime sonlarındaki “-e” sesleri benzer seslerdir ve ‘REDF’tir.
    3 dizedeki ortak uyak sesi “….N” sesidir. Yarım uyaktır.
    ***Burada son dizenin …”N” sesini karıştırmamak gerekir. O şiirin bütününde yukarda açıklanmıştı. Bir de sonrasındaki REDİF benzerliği de yok zaten.***
    3. dizede kelimenin kökü “…..kör (-üne) olmasına rağmen, biz şekil özelliği gereği “….körüN-e” deki büyük yazdığımız “N” sesini uyak sesi olarak değerlendirmek durumundayız. Bu da halk şiirimizde var olan basit kusurlardan (kusur bile sayılmaz aslında) biridir. Hiçbir önemi yoktur. Bir kelimenin kökünde/aslında bulunan bir sesle bir ek benzerliği rahatlıkla UYAKLANDIRILIR.

    4. dörtlükten itibaren hiçbir uyak kusuru yoktur. Çok doğru ve anlamca da isabetli uyaklar kullanılmış, bu dörtlüklerde.
    Uyak sadece uyak olsun diye kullanılmaz. Dörtlüklerde bir düşünce bütünü olması gerekir. Bu bütünü ifade ederken de uyaklandırılacak kelimelerin isabetli ve doğru seçilmiş olması çok önemlidir. Yoksa şiir anlamca değerini kaybeder.
    Şiiri sadece uyak veya redifler veya ölçü şiir yapmıyor. Bu ahenk unsurlarının yanında konu bütünlüğü ve konuyu işlerken düşüncelerin sıralanışı da çok önemlidir.
    Bir konu işlenirken yan düşüncelerin de belli bir sırada konuyu desteklemesi gerekir.
    Yani konudan konuya atlanacaksa o şiirde anlam bütünlüğünden söz edilemez.
    Bu şiirde konu, temel düşünce, diğer bir ifadeyle konuyu oluşturan temel unsur “HASRET EMİ” ifadesinin etrafında geliştirilmiş.
    Her bir dörtlükte bu ifadeye bağlı olarak bir konu bütünlüğü oluşturulmuş.
    Didaktik, öğretici şiir havasında yazılmış. Bir bakıma dörtlüklerde hem hayatın kendi var, yaşanmışlıklar var; hem de nasihatlere yer verilmiş.

    Sanırım, şimdilik bu kadar yeter.
    Fazlası okuyanı yorar.

    Bazı yorumlarda (yorum demek ne derece doğru bilmiyorum) görüş beyanlarında “Yine edebiyat derslerine başladık…” şeklinde imalı sözlere yer verilmekte. Maalesef, halk şiiri tarzında yazdığını sananların yüzde sekseni (belki daha da fazlası) UYAK, REDİF bilmediklerinden yanlış yazıyorlar.
    Ben bunlara KENDİ TARZINDA ŞİİR (KLASİK SERBEST ŞİİR) diyorum.

    Halk şiirimizi temel alıp, bütün kurallarına aynen uymama şeklinde değerlendirebiliriz.
    Bu tür şiirleri; ses uyumuna, ahenge bağlı bir güzellik ve akıcılığı, içten söyleyişin sıcaklığını esas alma, etkili söz söyleme arzusu şeklinde değerlendiriyorum.
    Bildiğim halde, çoğu zaman ben dahi bu kalıba girmek istemiyorum. Daha serbeste kaçan, ölçülü şiir yazmayı tercih ediyorum.

    Bilmeden doğru yazdığını sananlara diyorum ki:
    Türkçede kullanılan eklere ve özelliklerine bir bakın. Ekleri bilmeden REDİF ve UYAK tam yerine oturmaz.
    Bizim insanımız sağduyulu olduğundan, ekleri bilmediğini tahmin ettiğim pek çok arkadaş, çok mükemmel şiirler yazabiliyor. Onlar, görebilenler ve neyin ne olabileceğini anlayabilenlerdir.

    Yener Bey Kardeşim,
    Bu güzel şiirinizi, bu şekilde bir vesile kıldık, anlama ve doğru şiir yazma adına.
    Habersiz ve izinsiz bir değerlendirme oldu. Hoşgörünüze inanıyorum.

    Sevgi ve saygı rüzgârları esenliğiniz, sayfalarımızda göz iziniz olsun efendim.
    Tebrik ve takdirlerimle…
    Dostça ve sağlıcakla kalın.

    05 Aralık 2011
    Hikmet ÇİFTÇİ

    Cevap Yaz
  • Atilla Ertuğrul
    Atilla Ertuğrul 05.12.2011 - 17:16

    Bu gün iki güçlü kalemden iki güzel şiir okudum ikisinide çokı beyendim Birsiz Orhan Balkari kardeşimden Şimdide sizin şiiriniz Yener bey gerçekten ozanca olmuş işte şiir dedirtecek şiirlerden biri olmuş 11 hece üzerine kurgulanmış ayak ve uyakları yerli yerinde her kıta ayrı bir güzellikte ayakları yere basan bir şiir Şiir her nekeder Hasret emiye yazılsada Anadolumda yaşayan tüm Hasret emilere gelmiş yüreğin kalemin var olsun değerli kardeşim ..
    Dörtlükleriyle katgıda buluna diyer üstatlarımıda saygıyla selamlıyorum..

    Acizane bir dörtlükte bizden gelsin ...

    Kışın içerisi dar dışarısı kar olur
    Yürek yanar sinelerde kor olur
    Çoluk çocuk geçinmesi zor olur
    Kalmaz ambarlarda un Hasret emi....Şeyrani

    Cevap Yaz
  • İbrahim Kavas
    İbrahim Kavas 05.12.2011 - 17:02

    Güzel şiirinizde, gerçek bir yaşam öyküsü geldi geçti gözlerimin önünde. 'Kış ayı, dert ayı' diye bir deyiş vardır dilimizde. Hele bir de yoksulluk diz boyu ise. gerçekleri anlatan şiirinizi ve harikalar dökülen yüreğinizi içten kutluyorum.

    Cevap Yaz
  • Hamit Körken
    Hamit Körken 05.12.2011 - 16:39

    Tebriklerimle Yener kardeşim,sizi ve tüm katılımcı dostlarınızı kutluyorum
    Çorbada bizimde tuzumuz olsun.
    selam dua ve saygılarımla

    Geçit vermez oldu karlı dağımız
    Buza kesti hayat,bahçe bağımız
    Koptu dünya ile ,yaşam ağımız
    Şimdi şen günleri,an hasret emi

    Cevap Yaz
  • Erol Uraz
    Erol Uraz 05.12.2011 - 16:13

    Üstadım, Şiirinizin kalitesine, hecenin güzelliğine, vurguların ve tasvirlerin mükemmeliğine yönelik diyecek hiç bir olumsuz lafım yok. Acıyı harmanlamış, her dem sıcak aş etmişsiniz. Artık her tadına baktığımızda, günlümüze yanmak düşer.

    Cevap Yaz
  • Erol Uraz
    Erol Uraz 05.12.2011 - 16:11

    Üstadım, Şiirinizin kalitesine, hecenin güzelliğine, vurguların ve tasvirlerin mükemmeliğine yönelik diyecek hiç bir olumsuz lafım yok. Acıyı harmanlamış, her dem sıcak aş etmişsiniz. Artık her tadına baktığımızda, ağzımıza yanmak düşer.

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 50 tane yorum bulunmakta