Hasret Şiiri - Yaşar Güçlü

Hasret

kanlı sabahlara uyanan
kaybolmuş bir neslin çocuklarıyız biz
ne nurun yansıdı gözlerimizde
ne gölgende huzuru yudumladık
duymadık yasakladılar adını
okumadık bir girift sır oldu kitabın

baharda canlanırmış ümitler
güller dillenirmiş bülbülün efganına
güneş ısıtırken kemiklerini kertenkelelerin
kelebekler konarmış çiçekten çiçeğe
bir tatlı yarış içinde arılarla
renkler ve rayihası dünyanın
görmedim yabancı bana

eleğimsağma bir masaldı
altından geçenler değişirmiş dediler inanmadım
çünkü eleğimsağmaya inanmadım
kaç bahar geçti penceremden
renksiz, çiçeksiz nükleer atıklardan
nasibini almışçasına yalancı baharlar

elimden alınmış geçmişim
ve geleceğim...
ki varmam yasaklanmış
hasretim...
nerde bir yelkenli görsem ufka açılmış
kanatlanır yüreğim suların izinde
uçarım rüzgara karşı bir ankâ azminde

ne kıyabildim bir karıncaya
ne ozon tabakasındaki deliğin faili benim
özgürlüğe balon uçurmak suçsa
suçsa inanmak sonsuzluğa
asın beni gülden darağaçlarına
dirileyim muştulu şafaklara
korkunun öldüğü bir yarına
ancak o zaman baharım gelir
açar çiçekleri rüyalarımın

vuslatım mutluluğum olacaksa eğer
ne gülün aracılığına ihtiyacım var
ne bülbülün efgânına
kavuşana kadar baharıma
derdimin şarkısı dillenecek mısralarda

Yaşar Güçlü
Kayıt Tarihi : 26.9.2003 14:52:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Yaşar Güçlü