Hasdal Mezarlığın Okunmamış Mektupları

Bügün idareden gene çağırdılar anlaşılan sürgün yemiştim babam
Kapıdan çıkarken gene duvarlara baktım sanki gene veda ediyorlar bana
Oysa hep sana söylerdimya
Ben bu memleketi karış karış gexzecegim
Geziyorumda hemde hızlı adımlarla volta atarak baba
E tipi B tipi Ftipi demeden bir bir geziyorum
Ne yapalım banada bu vatanı böyle gezmek nasipmiş
Olsun babam iki gözüm olsun
Ben derdi tesbihe dizdim bir bir çekiyorum
Geçenlerde bir güvercin bizim koğuşun parmaklıklarına kondu
Nasılda gıpta ettim imrendim baktım kanadına
Hergün özgürlüge kanat çırpıyor
Bulutları yara yara gidiyor
Hatırlarmısın babam bende rüzgarı yara yara koşardım
Deli taylar gibi durmadan bıkmadan koşardım
Elbet ne kuş ister kafesi
Ne bahtiyar isterdi mapushaneyi
Ah be babam adımı bilerekmi bahtiyar koydun
Herkez adından bir parça taşırmış ya ben ya ben babam
Bana namus dedin seref onur halsiyet dedin
Sahip çık evlat sahip çık en büyük mirasdır benden sana dedin
Hak dedin nizam dedin ekmek dedin
Sahip çık evlat rızkına sahip çık dedin dedinde
Bu mirasa el dil uzanırsa ne yapacağımı söylemedin
Olsun babam olsun iki gözüm
Ben hala şerefli namuslu ve onurluyum
Ben hala hakkımı başımla koruyorum
Ben sürgün yedikçe kasaba kasaba il il düven düven gezdikçe
Anlaki ben hala bu mirasın bedelini ödüyorum
Her ne kadar sicilimiz hukuken buzuksada
Maneviyattan sicilimiz anamın ak sütü gibi temizdir babam
Mazlumun hakkını yemekten, hırsizlık, ırza teşebbüsten
Ben burda Şerefsizlikten yatmıyorum babam
Ne zamanki bir eli bilegi büksem bir dili kessem ben sürgün yedim babam
Neyse geçen revire çıktım biraz üşütmüşüm rüzgarı o biçim yemişim
Avluda ne zaman deli bir rüzgar esse içim kaynıyor kapıları açtırıp volta atıyorum
Sanıyorumki ben hala rüzgarı yaracağım deli taylar gibi koşacağım
Namım revire kadar mış be babam
Bıçkın bahtiyarın derin nefes aldığı yer ancak revir odası
Yok yok zaman burda akmıyor babam
Akreple yelkovan tenimizde döner durur
Günleri haftaları hatta ayları sayamayızda
Yılları saçımızdaki aktan yüzümüzdeki çizgilerden sayarız babam
Sayılı gün desem tek tek intizamla duvarlara çizik atacağımda
İnan ben namus ben şeref ben onur dedikçe hak dedikçe
Çizgiler duvarlara sığmaz oldu babam
İşte böyle şimdilik mektubuma son veriyorum
Şey diyecektim sevdigimede selam söylermisin
Gül yüzlü ahu bakışlıma mühür gözlüme deki
O nezam geriye dönerse sen nezaman mektuplerımı okursan
O ne zaman mektup yazar senden ne zaman cevap gelirse
Vallahide billahide söz babam ant olsun ikinizede
Günleri tek tek sayacağım sayılı gündür deyip çıkacağım
İşte böyle ben yine umutlarımı imkansızlıklarımı
Ve dönmeyeceginiz bir yerden beklentilerimi satırlara döküp
Bir zarf içinde yatağımın altında saklıyorum
Umutlarım ne zaman tükenirse
Ecel nezaman mapushaneye düşerse
Banada o zaman af çıkar babam
Merak etme inatçılığımdan hala ödün vermem
Mektubumu genede kapadım pulunu yapıştırdım tarihini attım
Zarfa gönderen bahtyar
Alıcı yaşar
Adres hasdal mezarlığı yazdım
Yazdımda oradan postacı geçmiyormuş babam