Geldi bizim elin hasat zamanı
Ekini harmana, dökerler şimdi
Yazı yaban kaplar isli dumanı
Firez tarlaları, yakarlar şimdi.
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
bir başkadır benim memleketim.
saygılarımla
Yetişilmiş bir nostaljiyi pek iyi hatırlamış ve güzel işlemişsiniz.Tebrikler.
çok güzeldi...kutluyorum sevgilerimle..
Tarlanın başına ırgatlar dolar
Mercimek nohutu çıkıma yolar
Şemşamer olmuşta çiçeği solar
Cavladıp kökünden, sökerler şimdi.
Ehbablarım anar beni her işte
Hepsinin sevgisi yatar bu döşte
Seyrettim sılayı hayalde düşte
Çıkıp yollarıma, bakarlar şimdi.
Sevgili ozanım yine türküleri ve yine ANADOLU'yu bulmak dizelerinizde çok güzel.
Kutluyorum kaleminizi ve yüreğinizi. Saygılarımla tam puanımıda bırakıyorum sayfanıza
Ehbablarım anar beni her işte
Hepsinin sevgisi yatar bu döşte
Seyrettim sılayı hayalde düşte
Çıkıp yollarıma, bakarlar şimdi.
Sevgili hemşerim şiirlerinde olmasan antoloji çekilmez güzel paylaşımların bir başka oluyor yüreğine saglık kutlarım
ah ozanım ah
o dediklerin eskidendi. bu sene tek damla yağmur düşmedi. dönümünde 3-4 kileyi zor verdi. biçerlerin bıçakları boş döndü. patos da zaten tarih oldu. şimdi kendi toplayıp saman yapan patoslar çıktı. nerde o eski anadutlarla sap kağnısı. hele motordan atlayıp kelek yolardık.
yok ozanım yok. mevsimler değişti, renkler değişti, dilimiz bile değişti. anlamıyom yeni nesilin dilini.
boşver ozanım allah sonomuzu hayır getire
şiirlerin bambaşka
susma sesli kal
Gene,
Sıra sıra göçmen kuşlar uçsunlar,
Baksınlar; Anacığım yasta'mı gene,
İnipte,birer birer hatır sorsunlar.
Hali perişanmı, hastamı gene,
+
Ağıt yakar görünce göçen kuşlara,
Türküsünü söyler dağ'a taşlara,
Ak mı düşmüş? örme gibi saçlara,
Bakın gözlerine,yaştamı gene,
*
O türküyü duymaz, dağlar borandır,
Karlıdır şimdi 'Daz' kışın virandır,
Tahtır'ı Kösür'ü kara dumandır,
Umudu hayali,sislimi gene,
*
Denize küskünmü? bakmaz maviye,
Ne dertler çekmişse atmış Sine'ye,
Sorarsa! ' izin varmı' oğlum seneye;
Yolları gözlerken,yaslımı gene,
*
Kimler icat etmiş şu gurbet eli,
Kimi mecnun etti,kimini deli,
Yıllar yük vurduda,eğdiki Bel'i,
Değneği,Bahçe'deki dut'dandır? gene.
Sıla özlemine bir özlemde benden sevgili gardaşım..
Sıla özlemini bir nepze olsun şiirinle ,oralarda gezdirerek giderderdin be ozanım. Yüreğine sağlık.Sağı ve sevğilerimle.Gurbetden gurbete. selam. Erol Sagun.
Aynı bizim köy gibi.
Ellerine sağlık gardaş. Saygılar, selamlar.
Kutlarım Ozan Ş.Hansu gardaşım.
Burnuma anız kokuları, ve anızlar arasında biten, kimi kesilmiş 'hüsnü yusuf' çiçeklerinin kokularının geldiğini hissettim.
Tarlada acıkmayı, ve bu iştahtan doğan, acaba ne yemek gelecek diye beklemeyi hissettim.
Tarlada yenilen yemeğin, içilen suyun ayranın, hazzını hissettim.
Hele bir de gurbet ellerde olanımız varsa; hasretini tarlalara, aldığımız kokulara, gördüğümüz güzelliklere nakşettiğimizi hissettim.
Tarlada o güneşin altında yanarken, aldığımız ürünler ve her türlü nimet için Rabbimize şükretmenin hazzını yaşadım.
Allah razı olsun sizden.
Rabbim gönlünüze göre versin kavuşmayı da gurbeti de inşallah.
Esenlikler ve başarılarınızın devamı temennilerimle...
Saygımla selamlar... Sultan Yürük
Bu şiir ile ilgili 92 tane yorum bulunmakta