‘H’er bir uygarlığa, köprüdür taşı
…Medeniyetlerin ili Hasankeyf
…Dicle’yle bir olup, akıtır yaşı
…Bilinmezliklerin dili hasankeyf
‘A’surlar kayayı tek tek kazmıştı
…Sümerler duvara yazı yazmıştı
…Babilliler ise destan çizmişti
…hükümdarlıkların eli Hasankeyf
‘S’üryanilerin tek barınağıydı
…Piskoposlukların dini ağıydı
…Eski ibadetin, merkez bağıydı
…İnanmışlıkların seli Hasankeyf
‘A’rtuklu dönemi, en parlak anı
…Eyubiler ile, yükselir şanı
…Yekpare kalesi, okur destanı
…Egemenliklerin beli Hasankeyf
‘N’ehir yolu ile, mal alıp satmış
…İpek yolundan da, kervanı kapmış
…Nice yüklü tacir, bu yola sapmış
…Zengin ticaretin kolu Hasankeyf
‘K’alesine çıksak iki kapıdan
…Kuş bakışı baksak şehre tepeden
…Gören hayran kalır, eski yapıdan
…Sanat eserinin tülü Hasankeyf
‘E’meviler’den de, izler görülür
…Sanki burda bir tek tarih örülür
…Dört bin mağarayla, keyif sürülür
…Antik diyarların gülü Hasankeyf
‘Y’ıkayacaklarmış, barajla seni
…Bulanık su bozar, türbe deseni
…Hiç görmüyorlar mı? koca cüsseni
…Olma! vicdansızlık gölü, Hasankeyf
‘F’ıtratım el vermez seni kaybetmem
…Dostun Dicle ile seni yok etmem
…Birkaç çıkarcıya seni yar etmem
…İlgisizliklerin çölü Hasankeyf
(Not: Bu şiiri, Güzel ilçemiz Hasankeyf'i, tarihiyle birlikte sulara gömmek isteyen zihniyete yönelik kaleme aldım..)
Şeyhmus SevilmezKayıt Tarihi : 1.6.2005 15:48:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu güzel şiir için tebrikler, selamlar
Bir gemi
Bir gemi batıyor kaptansız
Bir uygarlık yok oluyor sedasız
Yaşatmak varken
Bir eser ölüyor feryatsız
Asırlardır marşımızın okunduğu
Gök kubbeyle selamlaşan şu minare
Şehit kanıyla renk alan
Şu yıkılmaz kaleler
Türbeler, saraylar, köprüler, hanlar
Şimdi; hırçın bir dalga önünde
Ey kaptansız geminin yolcuları
Neden, neden, neden..?
Sükûtunuz bu kadar derin
Uygarlığın beşiği, tarihin eşiği
Hasankeyf, Hasankeyf gidiyor
Hiç! Hiç mi umut yok?
Kulak verin şu gölgesiz kayalığa
Orada saklıdır nefesi tutulan mağara
İşte oradan geliyor tarih sayfalarının sesi
Kim bilir kaç kişi uyuyor
Bu sesin muhabbetiyle
Tarih kokan şu ışıksız mezarlıkta
Ey güzellik susuzu insanlar
Nasıl, nasıl, nasıl...?
Bu güzelim eserler kaybolacak
Esmesin lodoslar, poyrazlar
Esmesin meltemler
Dursun şu hırçın dalgalar
Kaptansız gemimiz, Hasankeyf’imiz
Tarihimiz gömülmesin
Gömülmesin sulara...
Mart 1998
http://www.hasankeyfim.com
Böylesine bir tarihe karşı duyarsız kalınabilir mi?
Elbette, duyarsız yığınla insan var… Belki de çoğunluktalar…
Bize düşen ülkemizin tarihi değerlerini sorumsuzca yok etmek isteyen zihniyete karşı birlik olmak ve birlikte mücadele etmek…
İlgililerden onlarca farklı kültürü yüreğinde barındıran Hasankeyf’ten yükselen haykırışa kulak vermelerini ve Hasankeyf’i sulara gömecek bu yanlış karardan vazgeçmelerini umuyor ve bekliyoruz.
Tarih bilincinin sorumsuzları her zaman alt edeceği inancıyla haklı mücadelemizde herkese başarılar diliyorum.
Bu uğurda dost kaleminiz hiç susmasın...
Sevgilerimle...
Mehmet Lütfü Aydın
TÜM YORUMLAR (12)