Behiye Hanım İstanbul türkülerini sever
Gökyüzü pırıl pırıl,denize bir martı iner
Bir balıkçı akşama kadar sızar evinde
Güneş kadim bir dost gibi yavaşça gider
Behiye Hanım İstanbul türkülerini sever
Beklemek
Artık bir çocuk ağlayışıdır
Sokakları gittikçe küçülen bu kentte
Hicazkar bir makamdır belki yaşam
Hüzünlüdür
ve gözlerinde
Yorgunum,sen gidiyorsun
Sakallarımda gece öfkesi / senin
Umarsız kanat açışı gözlerinde
Ormana tutkun bir kelebek gibi
Ülkeler kayıp,saatler tutsak
Olmazlık benimkisi
Aynaya bakıyorsun ne iyi gülüşün çoğalıyor
Tel tel oluyor saçların,ellerin bir kelebek
Tepeden tırnağa bir gençlik,gözlerin yeşil
Dudakların deniz suyu adı: birini sevmek
Yürüyorsun işte ne iyi,sokaklar çoğalıyor
'78'li yıllara'
Ben istemedim
Sevginin
Kuytu bir köşede
Prangaya vuruluşunu
Karanlıktan beslenen
Beni hiç görmediniz
Ay ışığını kovalardım geceleri
Çocuksu hayallerim balonlar uçururdu
Küçük ellerimde zafer sarhoşu misketler
Oysa sizin
Adımlarınız vardı
Ansızın karşına çıkacak bu şiirim
İsmimi okuyunca
Yüzün kızaracak
Kızgınlıktan burukluğa
Yavaşça kayacak yüreğln
Nereye
Kırık bir türkü gibi
Nereye
-ayrılıksa ayrılık
gurbetse gurbet
alnında hüzün yağmurları
Oğlu yaşasaydı
Ağız dolusu gülerdi kadın
Işıl ışıl bakardı dünyaya
En tatlı gülüşünü koydu kadın
Oğlu yaşasaydı
Bizler kocaman çocuklardık
İnce bir şarkı söylerdik
Hayatın kıyısında
Susardık ve öyle bakardık
Güneşe
Elma çiçekleri açardı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!