Resmine bakınca yarin, sebepsiz yere
Gözünden yaşlar düşmeden özledim deme
İçinde ateşler yandı diye bir kere
Kalbin ateşte pişmeden özledim deme
Gözümün önünden gitmiyor yüzün
Peşinde koşarım bir tatlı sözün
İçimi kaplayan bu kahır, hüzün
Dudağım gülünce bitecek sanma
Yüzüm soluk, boğazım düğüm düğüm
En büyük aşkla vurgunum sana
Dünyalar bir yana sen bir yana
Hiç bir şey değil sen gerek bana
Aşkın akar içimde kan gibi
Sen başımda taç derde ilacım
Dolaşır önce tek tek semanın katlarını
Gökten yere bir melek iner sen güldüğünde
Köşe bucak gezinir vuslat serhatlarını
Kalbim yağız atlara biner sen güldüğünde
Dökülen yaşlarımı dindir diye
Yaşlar döken gözüm seni arıyor
Güzel gülüşlerinle söndür diye
Ciğerimde közüm seni arıyor
Yürüdü sevdanın tepelerinde
Bir kara kaş bir göz için aklımı şaştım
Bir lahza göreyim diye yollara düştüm
Uzayan yollardan geçtim dağları aştım
Sevdalımın yollarında toza karıştım
Sorsalar bana ölüm mü ayrılık mı zor
Küstüm aynalara, gülmüyor yüzüm
Gecelerden bile zifir gündüzüm
Yandım, küllerime karıştı közüm
Aşk od'una daldım, sensiz günlerde
Gönlümde dinmeyen bir sızı gözümde yaşlar
Kaybolup giderken önümden en güzel yaşlar
Çektiğim cefa bitti derken gözyaşım başlar
İlk gün gibi durur içimde kahreden sancım
Hasretinin kara kışı gelmeden
Aşkın güllerini der sevdiceğim
Azrail gelip canımı almadan
Cihanı önüme ser sevdiceğim
Güzelliğin kuşatıyor cihanı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!