Aramak isterdim seni
Gün şafaklarından sızarak
Gecenin en kör saatlerinde geziyordum
Ellerim cebimde, gözlerini arayarak
Aramak istiyorum seni
Biliyor musun mimoza
Sen gittiğinden beri yağmurlarda şarap tadı var
Sesim yankılanır sarhoş nidalarında
ama sen duyma mimoza
Hüznüm mezarındaki çiçeklerden mi ibaret
Işığını takip et, ulaştırır elbet karaya
Kaçma seni denizden ayıran aydınlığından
Zamanla anlayacaksın, korkar olacaksın karanlıktan
Feneri görmemiştir, fırtınada batanlar
Sahilden öyle seyredersin gündüzleri
Tek başınalık kaderse eğer,
Yağmurlu bir günde tanıdım seni
Çınarlar ıslak,istasyonlar ağlak
Şu soğuk şehirde yalnız ellerin sıcak
Kalbimin arzusu o ellerde ısınmak
Elimde buket buket var
Lavanta ve papatyalar,solgun,bitkin
İyice sıkılmış şekilde hayattan
Feryat içinde ölüyorlar,görüyorum
Kırmızı gün şafakları
Meftun bir kederle arıyorum seni rakı masalarında
Meftun bir edayla dolanıyorum Manisa sokaklarında
Uyuyamıyorum geceleri kokunu anımsamadıkça
Çekiliyorum kokuna, kendimi durduramıyorum
Özleminle eşdeğer yalnızlığım ne belaymış
Nisan sabahları...
İnsan huzur bulurmuş öyle sabahlarda
Sancılanırmış mayıslarda
Anladım,istemeden de olsa,
Ne zaman verbena duysam
İnsan üşür yalnız kaldığı zaman
Hissetmese de titrediğini...
Zamanla anlıyor öldüğünü
Derin çaresizliğini...
Sorarlar vuslat şafağa vurmadan
En güzel çiçekler,sıcak topraklarda yetişir
Tek başına yeşerir,yalnızdır en güzel çiçekle
Ah vanilyam sanki yaşaman ölüme isyan
Bir an bile gitmiyorsun aklımdan,benim küçük vanilyam
Letafetinden güller riyakar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!