Horasan’dan çıkmış Türkmen’dir boyu,
Muhammed, Ali’den bilinir soyu.
Güvercinden daha narinmiş huyu,
Pir ocağının narı Hasan Dede...
Cahilin biri O’na kara çalmış.
Sevgi dolu yüreği yara almış.
Göç eyleyip Keşiş dağında kalmış,
Pir ocağının eri Hasan Dede.
Meşalesi süzülüp gitmiş pir’den,
Doma düşerek ağaç olmuş birden,
Pak etmiş yürekleri kara kirden,
Pir ocağının nuru Hasan Dede...
Aşk pazarına çıkmış sevgi satmış.
Thomas’ın ocağna iki can katmış.
Mümin canların yüreğine yatmış,
Pir ocağının varı Hasan Dede...
On iki can O’nun sırrına ermiş.
Postunu türbenin yanına sermiş.
Sazlar çalıp ruhları ceme gelmiş,
Pir ocağının zarı Hasan Dede...
Cümle canlar Hakk’ın nurunu anar.
Tutuşur yürekler aşk ile yanar.
Gözyaşlarını pınar eder sunar,
Pir ocağının yarı Hasan Dede...
Şahin’im Pir için söyledi sözü.
Yanıyor ateşi sönmüyor közü.
Kâinatın sırrını gördü gözü,
Pir ocağının sırrı Hasan Dede...
01 / 02 / 2009
Kayıt Tarihi : 28.1.2021 17:07:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!