Yüzsüzler bir günde bin iş bitirir
Gidip gidip gelen biz olduk gardaş.
Kurbağalar duysa aklın yitirir
Dövüldükce gülen biz olduk gardaş.
Daha bunlar değil derdin yeğini
Bekçiler yayıldı iman bağını
Ağa çeyiz için etmis düğünü
Beleş davul çalan biz olduk gardaş
Kocamış öküzler boynuz salladı
İnekler habire fırsat kolladı
İtler inat için deve nalladı
Bakıp bakıp ölen biz olduk gardaş.
Kirli kabuk nurlu özü kuruttu
Arpacı tay anasını unuttu
Pınarlar başını zorbalar tuttu
Gene susuz kalan biz olduk gardaş.
Pislikten tutulmaz ibişin ipi
Deli, moda sayar soytarı tipi
Gittikçe çürüyor başağın sapı
Eylemeden bulan biz olduk gardaş.
Dipten bozuk terazinin ayarı
Yağlı leşe konmak karganın kârı
En mühim davaya en kart hıyarı
Vekil edip salan biz olduk gardaş.
Hep 'alın yazısı' dedik; yetmez mi?
Herkesten bir tekme yedik; yetmez mi?
Bir sabıra bunca gedik yetmez mi?
Durdukca bunalan biz olduk gardaş.
Vur Emri
Abdurrahim KarakoçKayıt Tarihi : 29.5.2002 20:00:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Herkesten bir tekme yedik; yetmez mi?
Bir sabıra bunca gedik yetmez mi?
Durdukca bunalan biz olduk gardaş.
Muhteşem yüzsüz insanların hallarini ne güzel dile getirmiş işte dünya işte insanlık
Her şey kader derler adam hırsız olur arsız olur zengin olur kader adam helal yer içer
Yoksul olur kader ne kaderi herkesin kendi secimi şiir gibi şiirdi terikler mekanı cennet
Olsun
TÜM YORUMLAR (1)