Sana uzatıyorum elimi tut bırakma sakın
Tut elimi yüzümüzü dönelim dünyaya göğüs gerelim tüm zorluklara
Karşımızda duran olmasın cesaret etmesin kimse
Beraber olalım mani olmasın olamasın kimse aşkımıza
Ölümüne söz verelim aşkımızın yaşıyacağına
Sen olalım ben olalım biz olalım
Kızgın yangınlardan geldim yandımda geldim ama geldim
Sağanak aşk yağmurundan kaçtımda geldim ıslandımda geldim ama geldim
Mani olamadı kimse bana vazgeçiremediler kararımdan aşkımdan
Ben sana geldim sevdimde geldim
Aşk kazanında piştimde geldim içimde bütün acılarımla geldim
Sana doğru en uzak adımlarımı atarak geldim
soğuk bır kıs sabahında hatırladım senı yine
ıcımde koca bır tıtreme
kalbımde kocaman bır sızı
soguklara degıldı feryadım
sensız kalısımın 19. yılın sensız sabahına
gorenlerın soguktan sandıgı yaslar vardı gozlerımde
Hangi liman bu, demir attım bilmeden.
Bu haneler, bu insanlarda kim yüreğimde.
kim bu hırsız, almış kalbimi gidiyor.
kim bu kaybolduğum denizinde, demir attığım liman.
ucu bucağı görünmeyen aşk deryasında savrulduğum bu gemi de neyin nesi.
nerdeyim ben.?
Söyletme! bırak içimde kalsın çığlıklarım.
Haykıracak çok şey var içimde, yüreğimi yakan, parça parça savuran.
Söyletme! seni ne denli sevdiğimi, anlatırım seversin beni.
Söyletme! istemem yüreğimde kopan fırtınaları bilesin, içimdeki yangın yerinden haberdar..
Söyletme! haberin yok belki kuruyan kır çiçeklerinden, gelmeyecek bahardan..
istemem bilmeni, yüreğimdeki çığlıkları.
İnanma en güzel yerlere, aşk mücadelesi verdiğin yerlere.
inanma sabahın en taze güneşine, ışık saçan güzelliğine.
inanma gecenin gizemine, içine doğacak aydınlığa güvenme.
bir küçük huzur arama bu büyük döngüde, bu acımasız dertlerin çaresine güvenme.
inanma boğulduğun bu şehire, sokak sokak sakinliğine.
bir ses yankılanır yüreğinin orta yerinde, ses yüreğindedir fakat yüreğine de güvenme.
Bak güneş tepeden doğuyor yine, içime sine sine.
Ne kadar da güzel ısıtıyor içimi, oysa senin kadar sıcak değil güneş.
Övünemez güneş senin yanında, senin kadar aydınlatamıyor dünyamı.
Ve utanıyor güneş..
Ne faydası var ki güneşin, sen her gün gülücük saç dünyanın karanlık ülkesine, o yeter de artar bile..
Her sabahın birde gecesi vardır, ay doğar yıldız parlar, oysa onlarda utanır.
Bir zamanlar izlediğimiz yıldızlar kadar parlak şu an acılarım
Dalında kalan son üzüm tanesi kadar tatlı
Ve bir okadarda kezzap acısı gibi berbat
Düşüncelerim ıssız bir çölde fırtınaya kapılmış kum taneleri kadar darmadağın
Açtığın yaraların içinde göz kamaştıran bir inci tanesi gibi sevdan
Irmaklarda akan su damlalarını son damlasına kadar içmek gibi
Kaybettim yüreğimi
Sevmeyi unuttum çoktan
Bu sensiz kalmanın ötesidir belli
Kapandı kalbimin gözleri
Kaybettim yüreğimi
Yine gözlerin düştü aklıma.
ne nefesim doldu ciğerlerime ne kalbim yetebildi seni düşünmeye.
Yapraklar asılı kaldı sanki gökyüzünde, düşmüyor da uçuyor sanki ebediyete.
Yine gözlerin düştü aklıma.
yarıda kaldı hayati yolculuğum,
yarıda kaldı adımlarım, başaramadım.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!