Ortalık toz duman,göz gözü görmez,
Yangelmişiz,yatıyoruz Hasan Bey.
Dileğim odurki,bu zulüm sürmez,
Safları gevşek tutuyoruz Hasan Bey.
Aşıklar yaralı,bülbüller suskun,
Vücudu dinledim,başına küskün.
Kur'an Kurslarına yapılır baskın,
Âlimi sorguya çekiyoruz Hasan Bey.
Enflasyon canavarı gırtlağı sıkmış,
Fakir fukara canından bıkmış.
Vurdumduymaz biri tepeye çıkmış,
Yıllardır gözüne bakıyoruz Hasan Bey.
Örtünene kapanıyor kapılar,
Holdinglere peşkeş oldu tapular.
Elbet birgün yıkılacak tabular,
Seherde duaya çıkıyoruz Hasan Bey.
Durmadan feryâdet,yırtın bağır,
Adamlarda gözler kör,kulaklar sağır.
Bilseler kul hakkı ne kadar ağır,
Haramları yutuyoruz Hasan Bey.
Serbest ettik haram olan zinayı,
Varmıdır dünyada bizden enayi.
Fuhuş artsın,önemli mi sanayi?
Bu yolda can atıyoruz Hasan Bey.
İçeride zulüm,dışarda vahşet,
İsrail Gazze'de saçıyor dehşet.
Kanı durdurmaya edilmez gayret,
Dişimizi sıkıyoruz Hasan Bey.
Kanunlar güçlüye örümcek ağı,
Karşı gelenlerin kayar ayağı.
Korkarım ki taşırırlar bardağı,
Yapılanı yutuyoruz Hasan Bey.
Bir elde şampanya,birinde bardak,
İhaleler şaibeli, işler fırıldak.
Mehmed'im tabutta üstünde bayrak,
İrticaya çatıyoruz Hasan Bey.
Aynı yolun yolcuları toplansa,
Zalimlere hançer olup saplansa.
Kararan gönlümüz bir aydınlansa,
Sıkıntıdan patlıyoruz Hasan Bey.
Ahrazoğlu'm derdin nedir,sor bana?
Derileri rüşvet verdik kurbana.
Meclis'te de yer yoğumuş türbana,
Derdi derde katıyoruz Hasan Bey.
Ağustos-1998
Kayıt Tarihi : 21.1.2010 16:14:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!