Öyle yeşildi ki gözlerin;
Baktıkça açıyordu gönlümde çeşmeli bahçeler,
Kuşlar, böcekler adını haykırsın istiyordum.
Hayaller kayıyordu bal dudaklarından sanki,
Senin olabilmenin çaresini arıyordu aklım fikrim,
Bir tarafta sen, bir tarafta ben,
Günler gelip geçiyor
Gençlik geçip yitiyor
Aşklar yitip sönüyor
Yıldızlar sönüp dönüyor
Nefis dönüp azıyor
Beden azıp ölüyor
Gönlüme düşen bir ışıktı adı
Çaresiz bir yüreğin feryadı
Bağırıp çağırdı durmadı
Gelmedin, haykırdı
Kimsecikler duymadı
Oysa yirmi iki yıl her gün seni aradı
Ben bu hayatta hiç mutlu olamadım.
Dertlerim alıp bir tarafa savurdu.
Hiçbir istediğimi yapamadım,
Eller gönlümü zincire vurdu.
Canımın yaptıklarına kıyamadım,
Kış, kasvetli soğuk bir karanlıktır
Yağmur damlaları süzülürken hayal kurmaktır
Yeni ümitsizliklere düşünmeden yelken açmaktır
Yalnızlık ayazını sinene dağlamaktır
Kısaca kış, hayatın acısıdır...
Yalnızların kaderidir suskun kalmak
Çok bir şey arzulamadım bu hayattan
Herhangi birinin gülüşünden nefes almak
Saniye de olsa mutluluğu iliklerimce tatmak
Zannederler deli gibi hallerimden beni
Bir kış sabahı Üsküdar sahilde,
Gözlerinin elasından seyrederdim İstanbul'u
Cihanın kıymetli başkenti,
Hani daha bir değerliydi sanki seninle.
Tarihi minarelerden susmayan ezanlar,
İstekti bu sahillere vurup giden;
Bir rüzgar gibi sessiz,
İmkansızı bildiği halde ona tutunan,
Sönmeyeceği halde onunla yanan,
Sonu gelmeyecek bir istek.
Her gece rüyalarımda gördüğüm,
Bir sonbahar günü ayrıldın ikimizin şehrinden
Bu öyle sıradan bir şehir değil sevgilim
Aşıkların, boğaz kokusunu içine çektiği
Martıların isimlerini haykırırken
Gemilere el salladıkları bir şehir bu.
İstanbul...
Bu kendime ilk şiirim değil
Bu bir sonun başlangıcı da değil
Ve asla bir temenni de olmayacak
Bu sadece aynayla kalbim arasında
Gülüşünün kelimelerime sekip
Kimseye söyleyemediklerimin yansıması
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!