Kabataş iskelesinde bekleyen adam
Boşa vakit tüketme
Giden geri dönmüyor bilesin
Ve sesin
Asla ulaşmaz karşı kıyılara…….
Yazarken titredi yüreğim
Bir ince sızı sardı bedenimi
Kanat çırpan şu martının ağzında balık olasım geldi
Kaçıp gitmek istedim bu koca şehirden
Kaçıp gitmek havadan sudan memleketten
Ellerimden tutan biri vardı
Hatırlarmısın:
Dik bir yamacı vardı,
Bizi aşkla tanıştıran vadinin…
Gözlerine bakarken yakalanınca,
Kaçırırdım bakışlarımı..
Ne çok tüketmişiz zamanı..
Unut demeyeceğim sana
Unuttum nasıl olsa
Ne o deniz gözlerin
Ne de yalan sözlerin
Unuttum sana dair ne varsa
Eşikte duran lambaya üfleyen senmisin.?
Henüz elektrik direği dikilmemiş,
Köyümün karanlık yüzü;
Kapımdaki üzüm asmasının
Siyah salkımı..
Başımdan alıp ta aklımı,
bir çift söz kadar mesafe kaldı aramızda,
kimin ilk söyleyeceğini bekliyor iki ayrı yürek..
oysa gün gelecek neden bu kadar zaman suskun kaldık diye
pişman olacağız belkide..
hep çok tutkulu yaşadım aşkı ama hiç hoyrat olmadım;
kinimle sevgim yanyana,
-
Sevda Yıldız
Tüm Yorumlarşiirleriniz çok güzel..size yazılan yorumları okurken beğlivan adlı bir arkadaşın görüşünü aktarmak istedim bende..bencede şiirlerinizi bir kitapta toplamalısınız.