İçim burkulur o an,batarken güz güneşi,
Sorarım kızıllığa,nerde kalbimin eşi?
Kül kokan rüzgarlarla yıkılır gönül evim,
Tüten baca,sen söyle! İsinde mi sevgilim?
Yine çıkmaz bir gün,yine bomboş kafalar,
Ve hala diyorlar ki,'çok karamsar sözlerin'
Sevgiyi bulmayınca ruh dünyada ne arar,
Herkes yaşamak ister,ben ölümü özlerim
Sinemdeki yareler senin eserin,
Yetişir bu ızdırap,çektiğim yeter.
O füsunlu bakışın,o işvelerin,
Gönlümü günden güne yaktığı yeter.
Bir hane-i harapta süzmekteyim geceyi,
Lal olmuş sanki dilim,ezmekteyim heceyi,
Sam vurmuş ruhum gibi kandilim de sarardı,
Her yanımı yokluğunun azabı sardı,
Sensiz ey gül-i ahsen,bu viran bana makber,
Baharım güze döndü,gazel oldu çiçekler,
Yine gark oldu gönül gurbetin acısına,
İplik iplik sararım özlem yumaklarını.
Ah bir bulsam da sorsam,mavera falcısına,
Yeniden yaşar mıyım,eski anılarımı?
Bir an dalar gözlerim bu yalnızlık hissiyle,
Bir gözleri ahuya meyletti gönül,
Hülyalı bakışları ruhumu sardı.
Çeşminde sevdayı seyretti gönül,
Beni divane eden bu bakışlardı.
Gözlerinden aktı kalbe,aşkın ilhamı,
Yorganım; karanlığın,sessizliğin; pınarım,
Sonsuz karanlığında benliğimi ararım.
Sükutu bir ip gibi kıvrım kıvrım sararım,
Bırakmayın geceler beni yoksa yanarım.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!