Daha kaç meyhane paklar bizi
Kaç asır yaşadık ki saklar bizi
Dört göbekten doğduk
Nara ata ata
Şimdi sarhoşuz, hoşuz
Kaybettik Mir-imizi
Beni delalete düşürdü mazlum
Kapıp da kaçmaya ellerim mahkum
Şimdi bir tek kalan gururum
Oysa ne güzel yeşermişti zakkum
Zaafıma ehemmiyet sunmaya talip
Akşam olur yorgunluğa düşersin
Senin çektiğine çile mi dersin
Üşütür boş sözün,boştur söylemin
Ben yaşadığımla varım,bunu bilesin
Arar beni gece gündüz dostlarım
Aksiseda etti,terk-i diyarında ışıksız
Suskunluğa mahkum etti,musluğum da damlasız
Kusurumdur bilirim her safhasında kararsız
Fenler'in özünde vardır,darboğaza tarafsız
Gözleri doysun doymamış aç yetimin ahıyla
Bir canım var o da benden,
Uzak diyarları özleyen
Hiç görmedim, farkındayım
Ama sanki oralar vatanım
Bir el uzansa ıraklardan
İçimden geçenleri içten söyleyebilsem
Sebep olan hüsrana nefretimi döktürsem
Hiç olmasın hasretin
Sen yanımda oldukça
İdrak etsem sabrımı
Nefsime kanmadıkça
Yorgun ve çaresiz
Bitmiş ve tükenmiş
Unutulmuş yılları bir bir içmiş
Gözlere yağmur serpilmiş
Yorgun ve çaresiz
Yanık mı ötermiş bülbüller
Karanlık gecede karanfil düşler
Uzaktan uzağa yakınlaşsa bile
Koca bi ur olup beyne iner
Durulmaz suyu, susayıncaya kadar
Acılara bir kem vurup
Yüreğimi dağlamışım
Fütursuzlara hak verip
Adillere taş atmışım
Ne çekmişim ben bilirim
Ben yaşadım ben çekerim
Selvi boylu birini gördüm de sanki
Yanıma gelmiş de gönlüme oturmuş gibi
Korkarım,
Bu aşk acıya boyun eğer mi
Korkarım,
Onu üzmeye yüreğim yeter mi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!