Harf Devrimi ve Önemi Şiiri - Mürsel Adı ...

Mürsel Adıgüzel
1946'Kars-Arpaçay-Koçköyü'nde doğdum,yaşıyorum
130

ŞİİR


7

TAKİPÇİ

Harf Devrimi ve Önemi

Sayın Başkan,
Sayın İl genel Meclisimizin Saygın Üyeleri ve Değerli Yöneticileri.
1 Kasım 1928 tarihinde, 1353 sayılı yasayla kabul edilen “Harf Devrimi”’in 79. yılını kutlamaktayız.
Bu nedenle, şahsım adına söz almış bulunmaktayım. Sözlerime başlarken, hepinize saygılarımı sunarım.
Sayın Başkan,
Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının kurmuş oldukları, Genç Türkiye Cumhuriyeti’nin ilanını müteakip, çok hızlı bir biçimde gereklilik gösteren devrimleri yaptılar. Bu devrimlerden en önemli olanlarından biriside, 1 Kasım 1928 tarihinde yapılan harf devrimidir. Bu devrim 1353 sayılı yasayla Arap abecesinin yerine, dilimize ve düşüncemize uyan Latin abecesinin kabul edilmesiydi. Bu değişimin adı da “Harf devrimidir”.
Bu devrimin yapılmasında, birçok gerekçe vardır. Bu gerekçelerden en önemlisi, Osmanlı İmparatorluğunun kalıtı olan yazı biçiminin, birçok sorunlar yaşatmasıydı. Türkçemizin doğasında var olan seslerle uyumsuzluğu bulunan Arap abecesinin, Genç Türkiye Cumhuriyeti’nin kendini ifade etmesinde aşırı sıkıntı yaratmaktaydı. Bir başka önemli durumda, halkımızın okuryazar sayısının çok az olmasıydı. Hâlbuki yönünü çağdaş uygarlığa çeviren “Genç Türkiye Cumhuriyeti’nin amacı”, devrimlerin kalıcılı olmasını sağlamaktı. Bu kalıcılık ancak ve ancak anlaşılır bir yazı diliyle sağlanabilirdi. İşte bu gerekçeler nedeniyle, bu değişim sağlanmış oldu.
Mustafa Kemal Atatürk, değişimle ilgili düşüncelerini ifade ederken, “Efendiler, Türk harflerinin kabulü ile hepimize, bu memleketin münevver ve yetişkin evlatlarına mühim bir vazife düşmektedir. Bu vazife milletimizin bütünüyle okuyup yazmak için gösterdiği şevk ve aşka bir fiil hizmet ve yardım etmektir. Hususi ve umumi hayatımızda rast geldiğimiz okuyup yazmak bilmeyen erkek, kadın her vatandaşımıza öğretmek için istekle atılalım. Bu milletin asırlardan beri bir türlü hal edilmeyen ihtiyacının, birkaç sene içinde tamamen temin edilmesi müstesna bir muvaffakiyettir. Hiç bir muvaffakiyetle mukayese edilmeyen muvaffakiyet vatandaşlarımızı cehaletten kurtaracak pek mühim bir iştir. Bu devrim mevcudiyetimizi ihya etmiştir,” diyor
Yapılacak çalışmaların yanıltıcı olmaması bakımından da, bir “Alfabe Komisyonu” ile
Birde “Dil Encümeni” oluşturuldu. Bu kurulun üyeleri “Sayın Ragıp Hulusi Özden, İbrahim Grantay, Ahmet Cevdet Emre, Emin Erişirgil, İhsan Sungu, Avni Başman Falih Rıfkı Atay, Ruşen Eşref Onaydın ve Yakup Kadri Karaosmanoğlu’ydu.
Dil Encümeni’nin başına da, İbrahim Nemci Dilmen vardı. Mustafa Kemal Atatürk’te, abeceyi İbrahim Nemci Dilmen’den öğrendi. Yeni harfleriyle İlk olarak, 4–5 Ağustos gecesi Başbakan İsmet İnönü’ye bir mektup yazdı. 9–10 Ağustos akşamı da, Sarayburnu’nda düzenlenen bir dinletide Falih Rıfkı Atay’a, yeni harflerle yazdığı açıklamayı okuttu.
Açıklamasında şunları ifade etmektedir.
“Arkadaşlar, güzel dilimizi ifade etmek için yeni Türk harflerini kabul ettik. Bizim güzel, ahenkli, zengin dilimiz yeni Türk harfleriyle kendini gösterecektir. Yüzyıllardan buyana kafalarımız demir çerçeve içinde bulundurarak anlaşılmayan ve anlayamadığımız işaretlerden kendimizi kurtarmak bunu anlamak zorundayız. Anladığımızın belirtilerine yakın gelecekte bütün dünya tanık olacaktır. Buna kesinlikle inanıyorum ve buradan bütün halkıma sesleniyorum; Bugün yapmak zorunda olduğumuz bir iş daha vardır: Yeni Türk harflerini çabuk öğrenmeliyiz ve en kısa zamanda bütün yurttaşlara öğretmeliyiz. Bunu yurt severlik ve ulusseverlik biliniz. Bu görevi yaparken, unutmayınız ki, yüzde on olan okuryazarımız yüzde doksanların üstüne çıkmalıdır, bunu yapmayanlar insan olarak utanmalıdır”, diyor.
Sayın Başkan,
Mustafa Kemal Atatürk, yazı devrimini tanıtmak maksadıyla, yurt gezilerine başladı. 24 Kasım 1928’de “Millet Mektepleri” denilen okulları açtırdı. Bütün yurtta, hızlı bir biçimde okuma yazma seferberliği başlatıldı. Bu çalışmalar sonucunda görüldü ki, yazı devrimi dilimize ayna tuttu. Böylece, Türkçenin üzerinden kalın bir perde kalkmış oldu. Özellikle Arapça ve Farsçadan akın eden olumsuzluklar, yavaş yavaş ortadan kaldırıldı. Bu sayede düşünsel üretimimiz hızlandı. Aynı zamanda, bütün bilim, sanat ve teknik düşünce kavramları yerli yerine oturdu. Bu gelişmelerden sonuç alındıkça, çok mutlu olan Mustafa Kemal Atatürk, yakın çevresine gururlanarak ne kadar haklı olduğunu anlatırdı. Dilin yerleşmesi açından, “Dil Encümen’i” 1931 yılına kadar, Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde çok önemli bir birim olarak, dil lügati çalışmalarını sürdürdü. Daha sonra, adı değiştirilerek “Türk Dil Tarih Kurumu” olarak değiştirildi.
Sayın Başkan,
Sayın İl Genel Meclisimizin Saygın Üyeleri ve Değerli Yöneticileri,
Bugün çok önemli saydığımız, Yazı ve Kültür Devrim’inin 79. yıl dönümünde, nerden nereye geldiğine baktığımızda, yazı ve konuşma dilimizin, dünyanın sayılı dilleri arasında yerini almış olduğunu görmekteyiz. Ülkemizde de “İlimde, Fende” ve değişik alanlarda yapılan çalışmalarda, kendi seslerimizle konuşup ve yazmanın, çok öneli bir gelişme olduğunu da bilmekteyiz. Ne var ki, dilimizin ve alfabemizin aykırılığında olanlarda az değildir. Birçok işletmelerin tabelasına baktığımda, nerdeyse kendimi başka bir ülkede hissedeceğim gibi olmaktayım. Bu renksizliğin ortadan kaldırılması hususunda, gerekli hassasiyetin gösterilmesini istiyorum. Dilimizin abecesine hepimizin sahip çıkması gerekmektedir. Ancak o zaman yozlaşmanın önüne geçmiş oluruz. Her yönüyle gelişmede yerimizi daha sağlam bir biçimde almaya çalışırız. Bizim, dilimizi ve abecemizi yabancı dillerin abecesinden kurtarmayı sağlayan, Yüce Atatürk ve arkadaşlarına minnet ve şükran borçluyuz. Onların aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyorum.
Sözlerime son vermeden, Yüce Meclisimizin, Değerli Başkanına, Saygın Üyelerine, İdarecilerine ve burada görev yapan tüm personele teşekkür ediyor, saygılarımı sunuyorum.
Mürsel Adıgüzel
İl Genel Meclisi Üyesi

Mürsel Adıgüzel
Kayıt Tarihi : 6.11.2007 17:34:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


İstanbul İl Genel Meclisi'nde yaptığım konuşmanın metnidir.

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Duygu Bedir
    Duygu Bedir

    Yazı ve konuşma dilimizi anlaşılır hale getirdiği ve dünya ülkeleri ile anlaşılır olmayı sağladığı için Büyük Atatürk'e her zaman minnet borçluyuz. Kutluyorum. Sevgiler

    Cevap Yaz
  • Fatma Aras
    Fatma Aras

    Değerli hocamı yürekten kutluyorum kaleminz daim olsun

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (2)

Mürsel Adıgüzel