uzağındayım bilincin ve bilinçaltında bir minder
simya hakkında bildiğim kadardır sesi ölümlerin
dersaadet'ten derfelaket emrolunmuş ise dört dağın içine ve
hala azl edilmemiş o emrolunmuş düşüncenin cadıları
kadıları
dadıları...
Rızası olmadan alınan canlar
eline tunç verilip çalınan simler der simler der simler der oldu zehr
sim oldu mağara geldi yan yana öldü çocuklar yana yana bindi dokuzyüzdü otuzdu ve yedi tekrar yedi tekrar yedi doymadı ellleri ölümden tunçtanmıydı artık elleri...
elleri ey insanlık elleri gör demiyorum ama bazı dön bak dersime çok
çok geç kaldın dersine
fakat gidersin tersine ki uzaklaşasın ve uzaktan hesaplayasın hesapları
ama ayıptır günahtır
yere dökülen çığlıklar ve göğe yükselen kanlar
ne hayaldir ne rüya
ne vehimdir bu zillet, nerde bu devlet diye sormaz artık bu millet
burdayım demesin de dar ağaçları flizlenmesin zira
ne zaman göstermişse o zaman kaybetmiştir kendini...
kaydetmiştir yazıcılar, kendi elleri kendi kalemleri kendi mürekkepleri ile harekattır....!
ama ayıptır, günahtır,zulümdür....
Kayıt Tarihi : 23.5.2014 14:26:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (2)