Nasıl geçer ki bilmem, haftalar aylar,
Birer birer yıkıldı,sırça saraylar.
Yüreğime deydikce kader okları,
Çok iyi anladım,açlarla tokları.
Arslan kafesi gibi demir parmaklar
İçerde bağrı yanık,nice sır saklar.
Gözümde tüter buram buram uzaklar
Ayağıma bağ oldu,onca tuzaklar.
O kara kuru,hapishane dayısı
Ne haltlar işlemiş,bilinmez sayısı.
Yine o cani,asık yüzlü Gadiyan
Küfretti anama,dayan gönlüm dayan.
Her ne yana baksam dört duvar,
Üstte kara bir ufuk,alttaysa su var.
Işık girmez odamı,karalar boğar,
Dertler bitmez,her gün bir yenisi doğar.
Gidip her kime anlattıysam halimi,
Nedense çiktı karşıma en zalimi.
Bu da benim kör talihim,alın yazım,
Sen durma,dertli derli çal,garip sazım.
Otuz yıl,bu zindanda geçer mi bilmem,
Çok değil,benim de pek yakındır ölmem.
20.03.1990-İzmir
Kayıt Tarihi : 1.6.2007 16:11:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Üstte kara bir ufuk,alttaysa su var.
Sokaklarda sıra sıra insanlar ne yapacaklarını bilmiyor.En azından içeride olanların kafası rahattır.
Ellerinize sağlık..
Burak BEDEL 9/M 4105
TÜM YORUMLAR (6)