Hanna Şiiri - Via Vigilandum

Via Vigilandum
187

ŞİİR


14

TAKİPÇİ

Hanna

kendine küsmüs kasıkların yeni yetme bir çocuğun düslerinde sahlanır
bir kitabın sayfalarında bırakıyorsun düslerini ahh hanna
sevisme senfonilerinin ardından,kasıklarını bir kitapla takas eden gözlerin vardı
yatağın yeryüzündeki tüm tapınakların anası hanna
kendini her an uçacak bir kusun kanatlarına peskes çeken düslerin
çocuğun acemi arzularının hayal alemine doğru yola çıktı
sehvetin kendine sapladığın zehirli bir hançerin masumiyet arayısı
bir nazi subayının düzdüğü hayatının kendini aklama çabaları nafile
latince bir isim bulmalı sana sui mesela sui olmalı adın
atesle dans eden kadının yanmadan yakan her bir kıvılcımında doğdun sen
huzur denilen seyin her milimetresinde günah çıkaran bir rahibeye dönüstün
ahh hanna sen tutkuydun
bir çocuğa oku dediğin her kitabın harflerinde orgazm olan ruhunun ötesindesin
kendine iskence ettiğin her anın düslerini senden aldığı çok tanrılı yalnızlığın
yine kendine tapındığı bir kilisenin kapısına bırakılmıs piç bir kadının yalnızlığıydın
yargılandın tüm engizisyon mahkemelerinde
hücrendeki kitapların mabedim olan ayaklarının kendini asması için
bir ölüm sandalyesi olduğunu nereden bilebilirdim ki
ipini kendi çeken mahkumun ayak izini bırakmadığı idam fermanısın
içsel acılarının seni dayanılmaz intihar seremonilerine sürüklediği
son hücrende ayakların gitmeye mahkum
sen ölmeye mahkum bir kadınsın hanna
seni asmayacaklar
boynuna ölümün o yağlı urganını ellerinle dolayıp
ikimizin ölüm fermanını imzalayacaksın
ve ayakların boslukta kalacak
oysa ayak parmaklarını
ben öpecektim hanna

via vigilandum

Via Vigilandum
Kayıt Tarihi : 27.11.2017 16:55:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Via Vigilandum