Hangisi kimliğin olacak senin

Yusuf Kenan Çağlar
26

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Hangisi kimliğin olacak senin

I
hangisi kimliğin olacak senin
demirden sağanakların boşaldığı
gecenin tiksintiyle son bulduğu vakitte
hangi yüzün olacak yüreğinin içine, hayatın sonuna doğru
çizilen çiziklerin kesişim yeri
bir avuç toprak kader çizgisi, dönüş, düşüş
sen mutlu olasın diye çarmıha gerilmiş bir cümle

II
her nokta, söz ve her terim
daha dolu daha ısrarla giriyor belleğe
bu sırada ham meyvenin resmi çarpıyor gözlerime
“eli eli lama sabaktani”
bu söz sahibinin soğukkanlılığı uçuyor göğe
biz, üç bin yıl cennetten kovulup dünyaya dönen
ötede bağdaş kurmuş bir taş
alabildiğine yükseliyor görüyorum

III
karatma geceleri intifada çığlık
yüksekova yükselip göğü sıkıyor
göğsüme değen parmaklarım yanıyor gece
bir nehrin coşarlığının çakan şimşeği
üç kitap altında ezilen insan yüzleri
sıtmaya tutuldu ay, güneş

IV
ateş her zaman kıvılcımın gerisindedir
nasıl boğmalı bana çarpa çarpa akıp giden zamanı
daha çok senet, çek, takınaklar, kan
yerleri süpüren eteğin katları ihtişam
bak işte kral çıplak’a çocuk
hayat
bütün repliklerin yalan olduğu tiyatrodan ibaret

V
çiçek açmış mürdüm eriği rüya
şair yola çıktı yüzüyanıklar ülkesine
göğsün üstünde bir yara izi
acıya zevke bütün hastalıklara bitkilere yarayan
havanın esmer rengi tufan büyük yağmur
örtüsü üzerinde beliren ipek bir kılıcın açtığı
kuşkunun belleği kemirmesinin vaktidir

VI
su yüzüne düşen bir gölge aktı demin
huysuzluğunu geçirdim gökyüzünün
kırılgan sisin altına saklanmış
bir şiir görünüşünden uzak
birkaç mısra karalama yırtılabilen
yazılabilen olur olmadık yere
herkesler yalnızca onun suretiyken bir tek o
derin uykumdaki uçurumdan düşen

VII
dünya, ışık, arı, kül imparatorluğu, taslakları
bir köpeğin eliyle yazıyorum hızla
mısralar kesik şiire kan sıçrıyor hayat duruyor
korkunç sureti yazanın ve mısranın talaşı
kentaurlar içinde khiron du her şeyi bilen
heraklesti onu öldüren

VIII
hiçbir şey engelleyemeyecek gitmemi
öteki ısırgan otu acısı bir sallantı olsa da
gün dönüyor rüzgar kırıyor saçlarımı
turnalar gidiyor
maviye yazıyorum hiç kimse nede sen
okuyamayacak, gece
bir saban sürüyor yontuyor yüreğini aşk bilmezlerin
kan damlayan gözlerin definenin paylaşımı

IV
koşup giderken zaman
siyahlara bırakır beyazlığını yıllar
anıyorum onu yazıyorum onu inmeliydi babam
insanın yüreğini öldürmesi gibi
hiçbir şeyin hiçbir vakit bitmeyeceğini bildiğimizde
hiçbir şey olmuyor öyleyse sorun yok
insan dingin olsa da zaman devingen
koynuma bir gölge sokuluyor
halley’in geçisi geceyi kırıyor

X
senin hiç görmediğin benim köpek yüzüm
sisin arkasında havlayış karartısı bırakan boğazım
yazılı bir not berk bir sıçrayış
gerçeği uçurumla ıspatlama son sühan...
içime akıtıyorum kini yutuyorum geceyi
geceyle birlikte yok olurken bir şahan
paranın etrafında çekişmeler itişmeler ey hayat

XI
sözler boşluğu izleyen gözler
iğrenç bir gövdenin bıraktığı koku uçucu
içeri karanlık dışarıda dil gürültüsü güneşte yankı
çözülüyor bağları dizin toprağı ısırıyor insan
biz dışarıdayız kutsal ruh oğlum ve ben

Yusuf Kenan Çağlar
Kayıt Tarihi : 15.11.2011 15:40:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Yusuf Kenan Çağlar