Bir zamanlar koltuk altında, dantel kukası,
Elinde tığı, ne danteller örerdi, kadın
İki günde bir kuka biter, her işe yeterdi kadın
Yemeğini yapar, elbisesini diker, gezmelerine de giderdi
Çocuğuna kendi bakar, kendi yapar baklavasını
Evini kendi temizlerdi
Nenesi de kendi kumaşını kendi dokurdu
Makinesi de yoktu, elinde dikerdi giysisini
Onlara göre şanslıydı kendisi
Dedesinin tahtadandı valizi, yoktu kilidi
Urganla bağlardı, uzun yolda açılmasın diye
Atlı arabalar üzerinde, yolculuk, ederdi
Kumaşlar doğaldı, naylon bilinmezdi
Evlenmeyin bekârlar
Naylon kızlar çıkacak, şarkısını söylerdi gençler
Çıktı da, yoruluyor şimdikilerin, parmakları
Her şey bir tuşla, her şey bir tıkla
Gezmelerde çoğu,
Evde dadı, duvarda kamera
Psikolojiler bozuk, doyum yok da
Anladım ki, Atasının alın terini
Köle etmiş kendine, Torun, torba
Kim kazanır, kem yer, kem kazanır kim yer demiş eskiler
Büyükler de bilmişler, her şeyi
Akıllıya para ne gerek, kendi kazanır
Aptala para ne gerek, yer bitirir de demişler
Kendi kazanmayınca, kendi yapmayınca
Hiçbir şeyin, değerini bilmeyen, İnsandır
Balon gibidir buldukça şişer derdi, babam
Velhasıl, gelişir zamanla,
Bukalemun gibi, araziye uyar insan
Çarktan dışarı atılır, uymayan
Konuşan duvarlarla, çoktan tanıştı
İleri medeniyetler
Eskiyenleri bize mi gönderiyorlar ne?
Uyuyanları çivili sopa ile uyandırmalı
Beyinleri, kullanmadan iade etmemeli
Çalışan başarıyor, yatan değil, yine de halimize şükür
Hindistan da tuvalete giden yokmuş,
Gidene ödüyormuş, devlet teşvikini
Zaman, milenyum zamanı da
Ne hikmetler var bu işlerde
Kimse kimseye, hizmet etmez boş yere
Uçağa sapanla taş atanlarda yaşıyor, dünyada..
Kayıt Tarihi : 25.11.2015 19:23:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!