senin bakışlarınla
yüreğimde
aşkımızın demlenmediği anlar
nefes alamıyorum
alsam da veremiyorum
bir adam yürüyordu
liman rıhtımında
yüreğinde birikmiş aşk hasretliği
ellerinde yalnızlığın hoyrat acımasızlığı
dilinde delişmen bir türkü yürek burkan
limanda yük boşaltan birkaç şilep
bir deniz var içimde
masmavi
senin gözlerine çalan rengi
bir aşk denizi var içimde
kıyısında seni beklediğim
bir deniz ki
yüreğim seni düşündüğünde
deli mavi bir melek gözlerimden girer içeri
göç günü gelmiş obaların telaşı kaplar içimi
ama aşk içimizde bir sağanak şimşeğidir
korkarım sevgilim
seni incitmeye
yüreğimin sahibi
gülüşen gülüm
tuzladaki o ıhlamur ağacına adını kazıdığım
her sabah günaydın diye alnından öptüğüm
sen benim meleğimsin
sensizlik dikenleri ok gibi saplanıyor yüreğime
pencereden bakıyorum şehrine gocunmuş gecelere inat
aşk anahtarını çeviriyorum yüreğinin suskun kilidinde
ama uzanıp dokunamıyorum aldığın nefeslere
ey sevgili yokluğunla düşmez miyim derde
sensizliği yaşamak bitti bitiyor ya
seninle seni yaşamak
sana ellerimle ve gözlerimle dokunmak
seni senden dinlemek istiyorum
yalnız ikimiz baş başa
bugün seni yazmak istemiyorum
sana ne kadar çok ihtiyacım var
uzadıkca uzadı
aramızdaki yollar
hasreti yüklü sensizlik zamanı
çöktü yüreğime
nefesimi kesiyor
ilkbahar gelince doğa bezenir
lalelerle güllerle papatyalarla
aşıkların tek mevsimi vardır
o da ilkbahardır
bir bitimsiz rüya
şimdi
aşka tam teslimiyet safhasına giriyoruz
ışıldayan kaba dünya giysilerinden arınıyorum
bizleri alıp götürmeye bekliyor aşk gemisi
huzur limanının rıhtımında
hafif kırgınlık yaratmayan dokunuşlarımız bile
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!