Işığa üşüşen, pervane gibi
Ateşi; Nur sanıp, kavrulur bilmez!
Jokeji düşürmüş, rahvane gibi
Akıl kulvarından, savrulur bilmez!
Akıl mizanıyla etmezse karar
Küfrü kelam edinen,yemeyede alışır
Sözü kalbe değildir,bel altına çalışır
Defi hacet yolunda, bevlederek yarışır
Akar levm-i cünübden,foseptiğe karışır
Kirletir sayfaları, herzeyi habbe sanır
İşkembesi gayda,vicdanı hödük
Şiştikçe öttürür, fitnebaz düdük
Edepten fukara, sıkleten güdük
Sen git de ilk önce,zenneyle dalaş
Ne Hamdiyi tanı, ne ona bulaş
Ma'şeri vicdanda, yoktur hissesi
Alime kin kusar, mülevves sesi
Gıybettir lokması, kokar nefesi
Şiştikçe çıkarır, gazman efesi
İfsadla beslenir,diliyle azar
Kısrak tay doğurur da, gıkı bile duyulmaz
Tavuk her gün yumurtlar,çenesinden durulmaz
Gurka yatırmaya gör,folluğunu beğenmez
Beşyüz yumurta koysan.bir tane civciv vermez
Aldanmışa ibrettir,çobanın ihaneti
Sürüye kurt sokmakmış, meğerse marifeti
Yedi yedi doymadı, yakamızdan düş artık
Arpalandıkça azdı, yetti ama,çüş artık
İsayı çarmıha, geren güruha
Nefreti makamlı,borozan mısın
Üfleyip afaroz,ettiğin ruha
Müneccim kesilen,kalpazan mısın
Nedir senin derdin, başbakan ile
Sırtı sıvazlayıp, peh pehliyorlar
Katranla yağlayıp,deh dehliyorlar
Vicdanı mefluçu, Eblehliyorlar
Böyle sefil ruhtan,ne bekliyorlar
Küfre aşinadır, edepten uzak
Ömür zorlu bir yokuş
Lafı olmaz inişin
Zirvesinde bir baykuş
Habercisi finişin
Bir ömürlük tek etap
Ne zaman ki, buğulansa gözlerim
Hayalin tüllenir seni özlerim
Yavru bir kuş gibi düşer yuvadan
Yüreğim çırpınır,tutmaz dizlerim
Sevene ayrılık ölümmüş meğer
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!