Saat ya dört ya buçuktu...
Sen başladın anlatmaya,
en azından dudaklarından öyle okunuyordu,
düşünceler sağır ettiği için
tam duyamadım ama
sanırım öyleydi
kör gözlerimle görebildiğim kadarıyla.
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman