Saat ya dört ya buçuktu...
Sen başladın anlatmaya,
en azından dudaklarından öyle okunuyordu,
düşünceler sağır ettiği için
tam duyamadım ama
sanırım öyleydi
kör gözlerimle görebildiğim kadarıyla.
Saate baktım da; ya beş ya buçuktu...
Gözüm dudaklarına gitti,
gözüm kalbime gitti
inan ki üç buçuktu,
İki saat geriye almışım
en uzun geceyi heyecandan...
Aramızda kalsın ama
evvelden mi yoksa
öptükten sonra mı üfledim
çektiğim cigarayı?
şimdi tam kestiremedim
ama dur bir dakika
gözüm saate gitti de
altı küsurdu dudaklarınla vedalaştığımda.
Yarım saat nefessiz kalamam,
kesin öpmeden önce üfledim.
Sonra bir baktım
heves, kursak, ben oturuyoruz,
ama üç saat olmuş sen kalkalı...
bir baktım; gözlerimle uğurladığım
penceremin önünde ters oturmuşum
yüreğim tutulmuş serin esince gidişin
cereyan yapmış açık kalan dudaklar yüreğime.
Şimdi,
Yahu sen niye gittin? diyeceğim de;
bütün bunların aslında kimseyle bir alakası yok.
Ne hayal gücü varmış bende de be babam! diyeceğim de;
sen önce bir söyle bana,
öyle birden niye gittin?
Kayıt Tarihi : 3.5.2012 09:20:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Berk Gülen](https://www.antoloji.com/i/siir/2012/05/03/halusinasyon-14.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!