Çarşı pazara çıkmaya korkuyom
Halkın yüzü barut fıçısı gibi
Selamı vermeyi bile tartıyom
Halk kurbanlık zekat keçisi gibi
Ortam gergin bitkin çarkı belirsiz
Çoğu şaşkın gitcek yönü belirsiz
Kim ne yapar nere gider belirsiz
Çobansız sürünün kaçışı gibi
Bakışlar Endişeli yüzler gergin
Elde telefonla koşarlar dalgın
Esnaf camdan bakar gözler baygın
Sanki Düşman görmüş bakışı gibi
Sigarayı içten şaşkın çekerler
Kırk yıllık geçmişi bulup deşerler
Soldan sağa sağdan sola koşarlar
Frensiz aracın gidişi gibi
Halk Pim çekik bomba gibi kapalı
Jandarma polisin eli sopalı
Memur amir işçi hiper öfkeli
Dereden azgın Sel Çıkışı gibi
Nasılsın desen bin ah'la başlıyor
Celalli morel yok birin taşlıyor
Ağızlar küfürlü sövüp haşlıyor
Hep sözler zemheri tipisi gibi
Mazot gübre doğal gazdan dertli
Alacak verecek borçlardan dertli
Yetmedi bitmedi zamlardan dertli
Yüzler ekşi Biber acısı gibi
Kendi kendine gülen konuşan var
Kavgaya hazırda çok kaşınan var
Hayale Dalıp gitmiş düşünen var
Mazhar Osman heykel duruşu gibi
Mehmet ACAR niçin gülmüyor yüzler
Dalavere hile yapılan sözler
Bakışlar yıkıcı fırıldak gözler
Zifiri karanlık gecesi gibi
Kayıt Tarihi : 29.5.2023 14:24:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!