Bizim toplumumuzda ve Dünya'da, “halkın egemenliği” kavramı güncelin gerçeğine karşı “saltanat ve hilafet” gibi fiili durumlara oluşturulmuş bir parola ve bir aydınlanmacı söylemsel gerçekliktir. Bu parola güncellenir güncellenmez; yani yürüre konduğu anda, bilmesinlercilik dezenformasyonuyla rayından saptırılan bir slogana dönüştürülmüştür!
Bu bağlamda, insanlığın mücadelelerle ulaştığı bir yönetimsel aşama olan seçme ve seçilme hakkı, siyaseten alt yapısı hazırlanmadan bir yetkilendirme olmuştur. Ve yine, alt yapısı hazırlanmadan icracısı olacak seçilmeyi, en yetersizler seçilerek kullanır olacaklardı. Zaman düzleminden bi habersiz, konusuna yabancı kişilere, denetlenme yetkilenmesi verildi. Bunun alt yapısı da tam oluşturulmadan devreye sokuldu. Yani sorumsuzluğa pirim verildi. Yetersiz sorumsuzluk maç kuyruğuna girer gibi, seçilmek için aday üye oldu. Konusuna yabancı kişiler hem seçme ile hem de seçilme ile yetkilenir temsillilikleri, toplumsal yapının sorunsalı olup çıkmıştır.
Siyaseten siz, ne proje üretip korsanız koyun, halk bu projelerinizi belli bir filtre anlayıştan geçirerek davranır. Filtre değer yargıları da, halkın dindir, inançlardır. Kendine göre kanaat önderlerinin söylemleridir. Gelenek görenek ve etnisiteyse uyuşmasıdır. Hatta çok kez de, sığ bir sağcılığı ve solculuğu gibi ideolojileridir. Akraba, dost tavsiyeleridir ve saire. Sizin projelerinizi halk, bu kalıp filtrelere uyarlayarak olumlarlar. Ya da bu kalıp filtrelere göre algılanmaz kılarlar. Ve süzülerek elenirdir. Halk ne derse o olur; sözü, öyle sığ, öyle anlamsız, öyle bir baş belası abartı sözdür, ört ki ölem; cinsinden bir bas bayağılıktır.
Hâlbuki seçim ve yetkilenme olayı, toplumsal bir alan düzenlenişidir. Seçimi yapanın kriteri ise; halksal yapının öznel subjektif ölçütleri olması hesabı ile seçimdeki seçmen kriterler ölçütü; toplumsal temsili yetkilenmenin ehillik oluşu ile çatışırdır. Bu da anacak belki tek bir doğru yolla önlenebilir. Ya halka, seçmen olacak şekilde, formasyon el kılınacak, yurttaşlık eğitimi verilir. Ya da seçilenler temsili olarak yönetebilir, toplum kriterli formasyon el donanımlı ehil kazanımlı yetenekler olacaklardır.
İki sevdalı kalbin en gizli yarasını,
Bir bakış ki kudreti hiç bir lisan da yoktur,
Bir bakış ki bazen şifa, bazen zehirli oktur.
Bir bakış, bir aşığa neler anlatır,
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta