Toplumsal olan tartışılır. Her hangi bir inancın konusu, halksal alandan çıkarılıp, toplusal alanın işleyişine getiriliyorsa; o zaman o inanın konusu, otomatikman herkesin etkileşen tepkisi ile tartışılır olma ilgiselliği konusuna girer ve konuşulur. İnançların tartışılması istenmiyorsa, inanç sizin kişi hakkınız ise, toplumun sosyo ekonomik işlerlik alanına getirilmemelidir. Tartışma alanında tartışma vardır, cehalet bunu saygısızlık ve hakaret algılar.
İnanç demokratik bir hak ve halk iradesi değildir. İnançlılık halkın bir beliriş biçimidir. Çünkü halkın boş zamanı, bağ girişim tutumudur. Demokratiklik halk kavramı olmayıp, bir toplum kavramıdır. Zaman zemin ilişkisi ile değişen bir tutum alıştır. Bir yanıyla, bir üretim ilişki paylaşımını sağlayan, ilişkileniş meşruiyet gerçeklenmesi istemidir. Toplumda yapılan üretim gerçeklenmesini hiç bir inancın rehberlik ve zorunluluğu ile asla sağlayamazsınız. Bu yüzden inanç toplumsal değildir.
Toplumsal olmadığından ne bir haktır; ne de demokratik taleptir. Sadece kavram kargaşası ile demokratik bir tercih ve demokratik bir hak gören zannı görüş ve sanı yanılmasıdır. İnanç halk içinde vardır. Siz talep etmeden ve size diğer inançlar tanıtılmadan, hep diğer inançların olumsuzlukları kötülenerek kendinizin doğru inançlı olduğunuz algılatılmıştır. İnançlarımız; diğerleri bize gösterilmeden, kendiliğinden adeta yapışan bir kabullenmedir. Seçme tercihiniz olmadan, size sorulmadan, kendiliğinden etkisel benimseyip öğrendiğiniz, içinde şekillenip hayranlık bulduğumuz bir sosyal çevre öğrenmesidir. Halk, inancına bile egemen değildir. Çünkü egemenlik, üretim gücünden gelir. Halk, inancını üretemediğinden egemeni de olamaz.
Demokrasi toplumlarda karşılıklı ilişki girişmelerinin içinde çeşitli şekilde tanımlanır. Örneğin seçme seçilme bir toplum sorunudur. Demokrasi burada; oyların genelliğini ortaya çıkaran bir tutum olarak tanımlanır. Halkın genel tutumu inanç olduğu için inançlar demokrasiyi tanımaz.
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman