Halit Mehdigil Şiirleri - Şair Halit Meh ...

Halit Mehdigil

burkan:
*baba yorgun musun
yorgun ruhum:
*yok
*bürkan
burkan:

Devamını Oku
Halit Mehdigil

Kuşatılmış Türk İnsanı Çaresiz/Ama Çare Var./Ve Gaziantepli Vakkas
• Beğen
• Antolojim
• Yorumlar
• Paylaş
• Tweetle

Devamını Oku
Halit Mehdigil

HIRKA-İ SAADET
İkinci Dünya Savaşı 'nda Almanların İstanbul ' u bombalama ihtimali vardı.
İsmet İnönü tüm hazırlıkları önceden yaptırmıştı. Niğde 'de ki Ak Mederese ve Sarı Han'ı hazırlattı bu müzelere Topkapı Sarayı ikinci müdürü Lütfü Turanbek ve 30 memuru görevlendirdi. Niğde insanı bu 30 memurun neden bu müzelere atandığını hiç bilemedi. Çünkü her şey gizli idi.391 sandık hazırlanmıştı bu sandıkların içi ve dışı çinkolu idi. Bütün kutsal emanetler(Hırka -i Saadet, Hırka-i saadetin saklı olduğu altın sandık, Hz Muhammed 'in ayak izi, sakalı, dişinin parçası, kabir toprağı ve mührü,kılıçları, kabzası, oku, yayı, kabe kapılarından birinin anahtarı diğer bütün kutsal emanetler 48 vagona yüklendi.) İstanbul 'dan Niğde'ye getirilmişti. Yıl: 1942
1943 'te İnönü Adana' da Churchill 'in teklifi ile buluşacaktı. İsmet İnönü Atatürk 'e yurdu gezdiren beyaz trenle 29 Ocak 1943 ' te Adana ' ya hareket etti ve 30 Ocak 1943 ' te Niğde' de tren durdu. Kutsal emanetleri yerinde ziyaret etti.
Bu emanetler 1947 ' ye kadar Niğde ' de kaldı.
Ey Türk evladı,

Devamını Oku
Halit Mehdigil

Hani derler ya İslam öncesi kız çocukları diri diri toprağa gömülürdü. Hiç bir ebeveyn,hayvanlar bile, bunu yapmaz, kıymaz yavrusuna bunu hepimiz biliyoruz ama kazın ayağı öyle değil. Bu tercih zorunlu bir tercihti. Şimdi dersiniz ki evlat gömmeye mecbur eden tercih ne olabilir? anlatayım:
İslam öncesinde Araplar ın köleleri vardı. Kölenin kız çocuğu doğup da 2 buçuk yaşına gelince kölenin efendisi bu kız çocuğunu alıp tecavüz edermiş.
İşte evladını gömen köleler bu yüzden kız evlatlarını gömerlermiş. O tarihlerde dünyanın hiç bir yerinde bu vahşet yaşanmıyormuş. Örneğin biz Türkler asla böyle bir uygulama yapmamaşız. Diğer milletlerde de bu yok.
İslamiyet gelince kız çocuklarına yapılan bu zulüm durdurulmuş yani aynı dönemde doğan kız çocuklarının durumuna getirilmiş. Durum normalleşmiş. Sadece durum normalleşmiş. Kız çocuklarının bu zulümden kurtarılması ve diğer ülkelerdeki kız çocuklarının durumuna getirilmesi zaten onların hakkı idi..... İşte budur kız çocuklarının gömülmesi kölelerin kız çocukları gömülüyormuş anne baba çocuğuna o vahşeti yaşatmamak için bir tercih yapmış. Yoksaki bütün kız çocukları gömülse nesil nasıl üreyecek çoğalma nasıl olacak Arap nesli kesilirdi, biterdi. Arap efendiler kendi kızlarını gömerler mi? Hoş köleler Arap mıydı o konuda tam bilgim yok bütün bildiğim kölelerin kızlarına tecavüz edilmesi ve köle anne babalar bunu önlemek için çocuklarını gömmesi.

Devamını Oku
Halit Mehdigil

BİR CEDERE VARMIŞ
HEMO DAYI
Sabahın erken saatlerinde holuğa suya gidiyordu. Çiğnindeki omuzluk o kadar oturmuştu ki omzuna artık nasırlaşmıştı. Daha Rüştü 'nün evinden gün doğmadan her sabah külegin cık cık sesi ile yola koyulurdu. Nebi 'nin Erdal 'ının zağarı üç beş hırıldar mırıldar yaklaşamazdı. Hemo kovaları yere koyup omuzluğu bir gösterdi mi? vıy vıy diye damına kaçardı zağar. Yine bir iki havlayıp Hemo nun omzundan umuzluğun indiğini farkederken damına kaçıp gizlendi. Hemo holuğa geldiğinde kargaların sesi boşlukta dansediyordu. Odundan yapılmış arktan akan su berrak mı berrak. Küleklerini indirmeden önce birini sonra diğerini doldurdu.
Eve yönelirken Erdal 'ın zağarı damından çıkmadı bile. Nebi dayının sesi içerden boğuk geliyordu:
-erdılll Erdıll!
Erdal ses vermiyordu bile. Kapıya çıktığında Hemo 'yu gördü.

Devamını Oku
Halit Mehdigil

DELTA 'DAN
BÜYÜMEMİŞ BÜYÜKLER
Bir daire ortasında nokta. O daire o noktaya aittir. O dairenin içine her kim girmek isterse, nokta daire içinde kendini yaşayamazsa bil ki nokta YARA alıyordur ve milyonlaraca YARALI NOKTA.
Bu nokta dediğim yaşama doğan bebektir.
BEBEK BEBEKLİĞİNİ,
ÇOCUK ÇOCUKLUĞUNU

Devamını Oku
Halit Mehdigil

DELTA DİYOR Kİ:
Adaletli Ülkede şükür olur, hamd olur:Allahım bana verdiğin akıl için,bana verdiğin çaba için, sana şükürler olsun AKLIM VE ÇABAM SAYESİNDE MUTLUYUM, HUZURLUYUM; ADALETSİZ BİR ÜLKEDE ALLAH 'A YAKARI VARDIR, İSTEK VARDIR HABİRE '' VER'' VARDIR. ÇÜNKÜ YOKTUR DA ONDAN İSTEK VARDIR. İSTEK BAZEN ÖYLE HAD SAFHAYA ULAŞIR Kİ, ŞİRKE DOĞRU YOL ALIR ALLAH'IN YASAK ETTİĞİ TÜRBELERE KOŞULUR. OYSA TÜRBELERDE YATANLARIN AKIBETİNİ ANCAK ALLAH BİLİR BİZE GAYB DIR.
BİR ÜLKE ADALETLİ OLABİLİR Mİ EVET OLABİLİR. PEKİ NASIL? ÜLKE TOPRAKLARININ BÜTÜN KAYNAKLARI O ÜLKENİN İNSANLARININDIR. DİNSEL AÇIDAN BAKILDIĞINDA ALLAH BU KAYNAKLARI O ÜLKE İNSANLARINA ARMAĞAN ETMİŞTİR. YANİ TAAAAA BAŞTAN VERMİŞTİR. AMA ÜLKEDEKİ KÖTÜ NİYETLİ İNSANLAR KAYNAKLARI ELE GEÇİRMİŞTİR. KENDİLERİ DEVEYİ DENGİ İLE GÖTÜRÜRKEN, ÜLKE İNSANLARININ EN AZ YÜZDE SEKSENİNİ KENDİSİNE EL AÇTIRIR DURUMA GETİRMİŞTİR. OYSA ALLAH O ÜLKEYİ GÖZÜ AÇIK VE KÖTÜLERE VERMEMİŞTİR. HERKESE VERMİŞTİR. EN BARİZ ÖRNEĞİ NİYE EVLERE GIDA DAĞITILIR BENİM YİYECEĞİM MAKARNANIN MARKASINI SEN SEÇERSİN? NİYE SOKAKLARIN TOZUN TOPRAĞI İÇİNDE İFTAR SOFRALARI KURARASIN? SANA BİN BİR TÜRLÜ SOFRALAR YATLAR KATLAR, BİZE DE KOKLATIYORSUN ÖYLE Mİ? VS VS YÜZDE SEKSENE YAKARI ÖYLE Mİ? HALA İSTEMEK. NEYİ İSTİYORUZ BİZ HALA? VERMİŞ YA. HAKKIMIZI YEDİRİYORSAK, BİZE ''YAKARIN SİZE ALLAH VERİR '' DİYE ÖNERİYORSA BİZ DE ONA İNANIYORSAK ALLAH NEDEN VERSİN? VERDİĞİ ŞEYE BİZ ALLAH 'A ŞÜKREDECEĞİMİZ HALDE NEDEN HALA YAKARIYORUZ, NİYE HALA İSTİYORUZ?

Devamını Oku
Halit Mehdigil

Cumhuriyet,
Ayazda kalamazsın,
Zakkumların ilâcı mı olur?

Cumhuriyet
Senin bireylerin erdemlidir

Devamını Oku
Halit Mehdigil

SEVGİLİ FACE ARKADAŞLARIM
Tarih: 10 Temmuz 2014, Saat: 22.30,Yer: Esenler Otogarı WC merdiven sahanlıkları Kim: 2 Yetişkin, üç çocuk ve yüreğimdeki yangı: 3 Suriyeli Çocuk
Çocuklardan biri umumi tuvaletin kapısı yakında yerde betonda oturmuş. Önünde bir kağıda yazılanlar: Suriyeli 'yim... diye başlayan yazı. Dileniyor. 8 yaşlarında... Bir diğeri bir üst sahanlıkta ayakta yetişkinlerden biri bağırıyor ona... Bir diğeri merdivenlerin basamağında diğer yetişkin bağırıyor...İki yetiştin Arapça tartışıyor... beşinin de üstleri başları kirli...Çok kirli mübalağa etmiyorum eğer kazımaya kalkarsanız yarım cm kir, pislik var... Hele çocuklar daha kirli... Umutsuz, çaresizlik yüzlerinde. Nihayet büyük olan çocuğu yetişkinin biri dışarıya uzaklaştırıyor. Çocuk ağlıyor yüreğim de... Diğer iki çocuk kalakalmışlar...
Ey çocuklar... Dünyaya kendi isteğinizle gelmediniz... Amerikan emperyalizmi kendi çocuklarını özgürce, dolu dolu,mutlu mutlu yetiştirirken sizi onlara kurban ediyorlar..... Emperyalizmin işbirlikçileri hele bir de müslümanım deyip kardeşlerine zulmedenler...Yurdundan yuvasından annelerinin sevgisi,babalarının şefkatini görecekken dilendirilen kurban çocuklar... Eğitim alamamış çocukluklarını yaşayamamış suriye uyruklu yetişkinler... Sizler Kerbela nın kurbanları gibi emperyalistlerin ayağındaki top oldunuz. Kıydılar size... İşbirlikçiler bu küçüklerin çektiklerini iğnenin yıldızı kadar anlayabiliyor musunuz? Var mı vicdanınız... Üç defa çağırın bakalım... Belki gelir mi dersiniz? Yüreğimin yangısı devam ediyor... Bu dünya tüm canlıların, bırakın sadece insanları, tüm canlıların ve bu canlıların çektiği azaptan hepimiz sorumluyuz. Bu sorumluluğun yangısını sizlerle paylaştım. Reva mı bu insanlara söyleyin?

Devamını Oku
Halit Mehdigil

Türkiye'mizi kim özetledi dersiniz? Diyarbakırı'mızdan İstanbul 'a gelen bir can kardeşimiz.
Türkiye 'nin 1950 ' den beri atıp tutan köftesiz politikacı ve yöneticilerimiz Diyarbakırlı canımızı da köftesiz bırakmıştı. Köfte olmadan birey olunmuyor, köfte olmadan geçinilemiyor, köfte olmadan mutlu olunamıyor köfte olmadan...İlle de köfte.
Köftenin öyküsüne bir bakalım:
Köfteci üç köfte olursa yarım ekmek, altı köfte olursa tam ekmek verirmiş. Tezgahını İstanbul soklarından birinde bekleten kardeşimize yine Diyarbakırlı bir hemşehrisi müşteri olarak yaklaşır, üç köfte ver ama ekmeği fazla olsun.
Köfteci kardeşimiz meşhur felsefi sözünü söyler:
''Ne kaa köfte, o kaa ekmek.!

Devamını Oku