Saçar mısın yeryüzüne şavkını
Gökyüzünden akarken, ay ışığı.
Açar mısın yar yüzüne aşkını
Nazlarından bıkarken, ay ışığı.
Ay ışığı, yar bağrını gecenin
Titrek titrek meler, ağlar ardından
Dağ ceylanı dağlar, dağlar ardından
Avaz avaz gelip, ok ok batarken
Bağrı delip geçer, dağlar ardından.
Dağ ceylanı dağlar, dağlar ardından
Kışlarında gökten döker beyazın
Kar, boran bağrıma çöker ayazın.
Dağlarında meler çeker avazın
Yar ceyran böğrüme, çığlar düşersin.
Uzakları hayal, düşler berisi
Meleyip doğdukça dağların eşiğinde
Çobanına yoldaş olurmuş eşeğinde
Sallanıp köyüne giderken beşiğinde
Kuzular uyurmuş heybeden döşeğinde.
Sürü varıp, suya koşar soluk soluğa
Ayazdan özün var, güneşinde kızarsın
Evvelde sözün var, ahirinde sızarsın
Kar suyu, dağlarda, düzlerinde gezersin
Sular Hakk’tan gele, ağlar göz göz çıkarsın.
Dağlara düştükçe göklerden, beyaz bağlar
Atların coşanı Doru’sundan olmazsa
Meydanda koşanı bende renkten sayarım.
Soluğu, rüzgarın gerisinde kalmazsa
Allah Allah deyip, cengi zevkten sayarım.
Attığım oklarım, Ak kavaktan değilse
Hazan yeli eser, solar yaprağın
Rengine renk veren bir son yazın var.
Daldan yere düşer, dolar toprağın
Adına güz denen bir son yazın var.
Yerlerde tipiler, gökte boranlar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!