Hâlimizi Bir Gören Var Sevdiğim

Seher vakti mevcûdatın rızkını
Lâyıkınca bir veren var sevdiğim
Cihâda çıkınca boş kaldı kını
Hâlimizi bir gören var sevdiğim
Her kul bilseydi ne istediğini
Anlardı Allâh’ın ne dediğini
Bilirdi hiçbir şey bilmediğini
Herbir peyi bir süren var sevdiğim

Lânetli şeytanı verince hazzı
Beyni karıncalı depreşir sızı
Bizden gayri kimse bilemez bizi
Gönlü yere bir seren var sevdiğim

İmkânların, sabrın ihtimâllerin
Tükenince boşta kalır ellerin
Tersine dönünce de kemâllerin
Çakalı bir güttüren var sevdiğim

Hani der İSLÂMİ: servet samânı
Âkıbeti Karûn hâlini tanı
Servetiyle bile toprağın, hânı
Altına bir attıran var sevdiğim