Şen şakrak albenili
Birazcık çatlak ürkek bir deli
Hani çokta afili
Gölgesiyle gülüşecek kadar da neşeli
Bakışları bir hançer yarası
Gözleri özgürlük ateşi
ay ışıltılarıyla düşüyor
yeryüzünün karanlık siluetine
yaldızlı gecelere
yanık türküler tuturarak
yanıyor bir çocuk sarı saçlarıyla
Yaşamın
............en onursuz kentlerinde
dudakların
............dudaklarıma kilitlendiğinde
Sözcükler
...............sevidenizinde danseden
Şiirlerin
........çalkantılı
.............nehirlerinde
.................öpülesi bir yürek
.................tenimin gizil çizgilerinde
Ses verir
Yeni bir yaşama on kala
Düşün kentler yıkık
Çiçekler solgun
Deniz durgun
İnsanlık suskun
Ve ölüm...
Malezya falezlerinde yaşarım
Kaya kırlangıcıdır adım
Hiç bir canlıda yoktur tadım
yirmi gramlık etim var
Yemek yaparlar kendilerine
Diş kovuklarını doldurmam bile
Çıplak bir tenden ölüme döndüm
Aşk bile yer
................bulamaz
.......................kendine
.............................bedenimden
Tenime
Oy felek
....zalim felek
Tanrının
...lanetimi
......başımızdan
...........kalkmayan
ayni dünya
ayni ayna
bu kadar dine
bu kadar dile
ne gerek var
ey göklerden akan mavi
'Mızrak çuvala sığmayınca'
kolay söylenir ihanet söylemleri
yaşamın yüz karası lekeleri
görmezler içindeki hainleri
“iyi hile” vallahi
kıçımızda emperyalizmin mühürleri
sevgili dost uzun zaman ben giremedim baktım sizde artık buraya yazmıyorsunuz
güzel şiirlerinizden bizi mahrum bırakmayın
Siirlerime yorum yazmasaniz bile onlari listene almakla
dostlugunun SICAKLIGINI hissediyorum bu kuzey ülkesinde....
Yüreginizi siirlerimin YANINA koydunuz
bahtiyar ediyorsunuz bizleri..
Selam olsun sana Urfa Ozani...
.
Halil Manap, siirlerinde bana göre ask, eylem ve isyan gibi siirin olmazsa olmazlarini sair yüreginde eleyip, bizlere siir resitali olarak sunan, dost ve arkadas canlisi bir sicak kalp...